Nazım’ın Kıbrıs vasiyetini yaptığı sosyalist Seferoğlu Londra’da öldü

Nazım Hikmet’in, Moskova’da “Kıbrıs’ın emperyalizmin batmayan uçak gemisine dönüşmesine asla izin vermeyin” vasiyetini yaptığı Kıbrıslı Nurettin Seferoğlu 8 Aralık’ta Londra’da (89) öldü. Kıbrıslı faşistlerin ölüm listesinde olduğu için uzun yıllar Londra’da yaşayan Seferoğlu, Kıbrıs Komünist Partisi’nin (AKEL) Birleşik Krallık temsilciliğini yapmıştı.

Faruk Eskioğlu’nun Londra’da Bizim’Kiler kitabında Seferoğlu’nun  biyografisi “Sosyalizme adanmış bir yaşam” başlığıyla şöyle anlatıldı:

Nurettin Seferoğlu 1958’de Kıbrıs İşçi Federasyonu’nun (PEO) ödenekli bir çalışanıyken, kendi deyimiyle “Kıbrıs’ın düşmanları”nca öldürülmek istenince Londra’ya kaçmış.
Onca çileye ve sürgün ya şamına karşın sol yanındaki cevahiri karartmayanlardan. Gezegenin geleceğinin sosya lizmden geçtiğine olan bilin cini hâlâ sürdürüyor.

Nurettin Seferoğlu, Kıbrıs Bodam ya’da (Dereliköy) 1933’te çiftçi bir ailenin 5 çocuğunun 2’ncisi olarak doğar. İlkokulu köyde bitirdikten sonra 1945’te Lefkoşa’da “parasız yatılı okul” Terra Santa (Arz-ı Mukaddes) kolejine başlar. Katolik, Maronik ve Türklerin de gittiği okulda Türkçe ve Rumcasına İngilizce ve Fransızcayı da ekler. “O yıllarda okullarda ırkçılık ve ayrımcılık asla yoktu” diyen Seferoğlu koleji 1951’de bitirir.

İngiltere’nin sömürgesi olan adada “iş bulma dairesi”, 4 dil bilen Seferoğlu’nu “havada kapıp” ilk iş olarak Mısır’a Süveyş Kanalı’ndaki Eğitim Bürosu’na tercüman olarak gönderir. 1955’te Kıbrıs’a dönen Seferoğlu bir avukatın yanında kâtip olarak işe başlar. Bir süre sonra da PEO’da ödenekli sendikacı olarak işe girer. O dönemde PEO’nun 3 bin Türk ve 7 bin Rum işçi üyesi olduğunu belirten Seferoğlu, görevi gereği Kıbrıs’ın her tarafını gezmekle kalmaz, yurtdışı toplantılarına da katılır.

Seferoğlu o yıllardaki bir anısını şöyle aktarıyor:

“1957’de PEO adına Moskova’ya gitmiştim. Dünyanın dört bir yanından gelen sendikacılar vardı. Şair Nazım Hikmet, Türk katılımcılarla sohbet toplantısı düzenledi. Toplantıda büyük şair ‘hoş geldiniz’ dedikten sonra, ‘Aranızda Kıbrıslı Türklerin de olduğunu biliyorum. Dikkat etsinler, Kıbrıs’ın emperyalizmin batmayan uçak gemisine dönüşmesine asla izin vermesinler’ demişti. İşte Nazım’ın Kıbrıslı Türklere vasiyeti…”

68 kuşağının devrimci liderlerinden Mustafa Yalçıner, CTP UK eski başkanı İlker Kılıç ve Nurettin Seferoğlu

Avrupa’daki en güçlü sendika PEO ve adadaki sosyal hakların gelişkin olmasının başta Avrupa ve ABD’ye kötü örnek oluşturduğunu belirten Seferoğlu, “Kıbrıs’ın düşmanları” diye tanımladığı her iki toplumdaki ayrılıkçı, ırkçı ve milliyetçi kesimlerin sendikalara karşı cadı avı başlatması sonucu pek çok yoldaşını suikastta yitirdiğini anlatıyor.

Seferoğlu, “Türk’ü Türk’e vurdurup ‘Rum vurdu’ diyerek ya da tersi ni yapıp iki toplumu karşı karşıya getirmeye çalışıyorlardı. O dönemde bu entrikalarda İngiliz’in parmağı olduğunu bilenler çok azdı” diyor.

“1958’de 27-28 gün gözaltında tutul duk. Baskı ve tehditler giderek artı yordu” diyen Seferoğlu’nun köydeki evi de basılınca aynı yıl yurtdışına çıkmak zorunda kaldığını belirtiyor.

Londra’ya herkes gibi uzun bir gemi ve tren yolculuğuyla ulaşır ve akra balarının yanına yerleşir. Adadaki kütüphanesini geride bırakmanın hüznünü hâlâ taşıyan Seferoğlu o yıl lar Londra’sını “II. Dünya Savaşı’nda 20 bin Kıbrıslı Türk ve Rum, İngiliz lerin yanında savaşmıştı. Ölen ve yaralananlar olmuştu. Savaş sonrası Londra’da yaşamayı tercih eden eski askerler vardı. Kıbrıs’ta tanıştığım eski Rum lider Glafkos Klerides de bunlardan birisiydi” diye anlatıyor.

Londra’daki ilk günlerinde kendisi gibi Kıbrıs Komünist Partisi (AKEL) üyesi Kıbrıslı yoldaşlarıyla Britanya Komü nist Partisi hücrelerinde bir araya gelir. AKEL’in Birleşik Krallık Temsilcisi olarak görev yapmaya başlar.

1962’de köydeki komşusu Fatma ile Londra’da evlenir ve 1967’de de oğulları Mehmet doğar. 1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti bağımsız olduktan sonra da sosyalist sendikacılara yıldırma hareketi sürer. AKEL’in Merkez Komite Üyesi sendikacılardan Derviş Ali Kavazoğlu ve Kostas Mişaulis 11 Nisan 1965 tarihinde Lefkoşe’deki bir toplantıdan Larnaka’ya giderken faşistlerin organizesiyle otomatik silahlarla taranarak katledilir.

AKEL, Kavazoğlu’nun Türk işçilere yönelik çalışmalarını yürütmek üzere Londra’da sürgündeki Seferoğlu’nu göreve çağırır. Seferoğlu gizlice gittiği adada 3 yıl siyasi çalışma yapar.

O günleri anlatırken Türkiye Komünist Partisi’nin Moskova’daki sürgün önderlerinden Laz İsmail’i adada ağırladığını belirten Seferoğlu, 1968’de döndüğü Londra’da yaşamı na kaldığı yerden devam eder.

“Her ilerici eylemi dikkatli bir şekilde desteklemek Marksist bir yakla şımdır” diyen Seferoğlu, Londra’da 1970’lerde Türkiyeli sosyalist öğrenci ler için çekim alanı oluşturan İngil tere Türkiyeli İlericiler Birliği’ni (İTİB) ve ünlü Wimpy grevini desteklediğini anlatıyor.

Seferoğlu, Londra’da 1972’de kurulmuş olan Demokrasi Derneği’ne CTP’ye destek amacıyla oluşturulan “CTP Komitesi” ve sonrasında kurulan “CTP Londra Dayanışma Derneği”ne omuz verir. 1977’de Kıbrıs Türk Toplum Merkezi’nin (The Turkish Cypriot Community Association-TC CA) kurulmasında yer alır.

Türkiye’den 1980’lerde gelen 12 Eylül mağduru ve 1990’larda baskıdan kaçan Kürtlere destek olur. Profesyonel devrimciliğinin yanı sıra eğitime de önem veren Seferoğlu, Londra’da edindiği hukukta tercü manlık sertifikası DPSI ve SOAS’ta tarih mastır diploması sahibidir.

Seferoğlu, dünyanın sosyalizmle daha yaşanılabilir kılınacağını belirterek, onca sürgün yaşamı ve çilesine karşın dünyaya yeniden gelse yine sendikacı olarak işçilerin hakları için mücadele edeceğini söylüyor

2652580cookie-checkNazım’ın Kıbrıs vasiyetini yaptığı sosyalist Seferoğlu Londra’da öldü

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.