Sigarayı nasıl bıraktım? (VII)

Niyetim, sigarayı hayatımdan atmaktı ama bunun yolunun beyinden geçtiğini de biliyordum.
Bilmem gerekiyordu.
Beyinden silmek…
Beyinde bitirmek…
Beyinde kazanmak…
Peki ama nasıl?

Sigarasız ortamlara girmemek, hiç olmazsa uzun bir süre bu ortamlardan uzak kalmak ilk adım olabilirdi.
Yani eski alışkanlıkları bir kenara atmak.
Yıllardır akşam üstleri uğradığımız dumanlı  mekanlara veda etmek.
İçkili yerleri unutmak veya yavaş yavaş hayatımızdan silmek.

Kahvehane alışkanlığım olmadığı için bunun kolay olacağını sandım.
Çok da çabuk, kesilip atılacak bir alışkanlık operasyonu olmadığını anladım.
Ama direndim.

İçkisiz ortamlara veda edince haklı olarak içki tüketimi alışkanlığının azaldığını hissediyor insan.
Ben sosyal içici değil, akşamcılar sınıfında sayıldığımdan içkiye veda da kolay olmadı ama sigarasız ortamlara girmemek kararı ister istemez bu denemede beni başarıya ulaştırdı.

Benim gibi durumda olanlara Allah iyi arkadaş versin, desteğe ihtiyaç duyulduğu sırada eyleme yardımcı olan gerçek dostlar versin.
Bazı arkadaşlar vardır “İyi yaptın devam “der bu durumlarda.
Örnek: Gümrük eskperi (şimdi müşavir deniyor) Erhan Özdemir…
Bazı arkadaşlar vardır “Bizi yalnız bırakır mı insan?”der.
Misal: Gazeteci arkadaşım Levent Demirsoy…
Levent Demirsoy’u anlamak mümkün.
Demirsoy, iki yönden kendisini terkedilmiş hissetti.
İlki yıllarca süren Siyah-Beyaz Bar’a uğrama ritüeli, akşam üstleri orada yaptığımız geyikler, sigara içmek  ve içkide yemek öncesi altlık yapmak.
Her ikisi de ortadan kalkınca Demirsoy haklı olarak dertlenir.

Oysa ben yakın dostlarıma göre, en az 10-15 yaş önden gidiyordum bu tür alışkanlıkta.
Sigaraya  ara vermek değil veya azaltmak değil, kökten bitirmek gerekiyordu benim açımdan.
Yakın çevremdeki hiç bir arkadaşımın benim gibi kalbi teklememişti.
Allah tekletmesin.

Neyse ki sonradan arkadaşlarım da destek verdiler. İyi yaptığımı söylediler.
İşte bunun çok önemli olduğunu üç yıl sonra anlıyorum.
İnsanın ailesi kadar, gerçek dostlarının desteğine de çok ihtiyacı oluyor sigarayı bırakmakta.

Sigarasız hayatı göklere çıkarırken, sigaranın faziletinden bahsedenleri kızdırmak ve onlarla alay etmek iyi geliyordu insana.
Hocaefendi Necmettin Erbakan’ın yıllaar önce Avrupa Birliğini savunanlara karşı söylediği “Sizi gidi taklitciler siziii” demesi gibi benim de sigarayı terkedemeyen yakın arkadaşlarıma “Sizi gidi iradesizler siziii…” demenin keyfi var ya, herşeye değiyor bazen…

(devam edecek)

 

1624880cookie-checkSigarayı nasıl bıraktım? (VII)

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.