Türk ve Yunanlı kadınlardan barış semineri

Türk ve Yunan aydın kadınlar tarafından Kardak (İkizce) krizinden sonra kurulan ve barış kültürünü yaymayı amaçlayan Türk-Yunan ortak girişimi Winpeace (Türk ve Yunan Kadınlar Arasındaki Barış İçin Kadın İnisiyatifi), Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD) ve Barış Merkezi bugün ortak bir seminer düzenledi.


KAYAD ve Barış Merkezi’nin ev sahipliğini yaptığı “Barış Eğitiminin Okul Sistemine Entegre Edilmesi” konulu seminer ara bölgedeki Ledra Palas Oteli yanındaki Fulbright Merkezi’nde saat 10.30’da başladı.


Barış kültürünün gelişmesi için “uluslar arası barış eğitimi müzakerelerine” katkıda bulunmayı ve halkın çatışma, savaş ve silahsızlanma konularına duyarlılığını artırmayı amaçlayan seminerin açılış konuşmalarını KAYAD Başkanı Meral Akıncı, Yunanistan Dışişleri Eski Bakanı Yorgo Papandreu’nun annesi Margaret Papandreu ile Türkiye’nin tanınmış gazetecilerinden Zeynep Oral yaptı.


Açılış konuşmalarından sonra Winpeace Yunanistan temsilcisi Eleni Stamiris’in “Barış Eğitimi Nedir” konulu konuşması yer aldı. Daha sonra tartışma bölümüne geçildi. 15 dakikalık aradan sonra, Jennifer Mansur Sertel ve Beth Anastasiadis’in “Türkiye ve Yunanistan’da Barış Eğitimi”


konulu konuşmaları yer aldı. Daha sonra KAYAD Başkanı Meral Akıncı ile Barış Merkezi Başkanı Maria Hadjipavlu “Kıbrıs’ta Barış Eğitimine İhtiyacımız Var Mı?” konulu sunumlarını yaptılar. Seminer tartışma bölümüyle sona erecek.


AKINCI: HER TÜRLÜ ŞİDDETE KARŞIYIZ


Meral Akıncı seminerin açılışında yaptığı konuşmada, kuruluşundan bu yana kendini barış eğitimine adayan KAYAD’ın, eğitim ve öğretim programlarıyla, çalıştay ve konferanslar düzenleyerek insan gelişimine katkıda bulunmayı desteklediğini anlattı. Kendileriyle aynı fikirde olan diğer organizasyonlarla ve medyayla etkin bir şekilde işbirliği yaptıklarını anlatan Akıncı, KAYAD Barış Eğitim Programı’nın ırkçılığı, ayırımcılığı, çatışmaları, anlaşmazlıkları ve kadın ile çocuğa yönelik şiddeti yok etmeye yönelik olduğunu dile getirdi.


Akıncı, barış eğitiminin sadece okullarda değil, aile içinde, toplumda ve sosyal ortamda verilmesinin daha olumlu ve kalıcı sonuçlar vereceğinin de altını çizdi.
Winpeace’le ilgili bilgiler de veren Akıncı, Winpeace ağının esas amacının uluslararası problemlerin çözümünde şiddet içermeyen metotların kullanımına katkı sağlamak olduğunu söyledi.


PAPANDREU: BARIŞTA DA EĞİTİM ÖNEMLİ


Winpeace adına toplantıya katılan Margaret Papandreu da konuşmasında, barış eğitiminin çok geniş kapsamlı amaçları olduğunu belirtti ve barış kültürünü geliştirecek unsurların nasıl yaratılabileceğinin ve tüm dünyadaki şiddeti azaltmanın bu amaçlar arasında olduğunu söyledi.


İnsanların enerjilerini tüm insanlarla adil ilişkiler için kullanması gerektiğinin altını çizen Papandreu, savaşın ele alınabilecek en büyük şiddet unsuru olduğunu söyledi ve barış eğitiminin, aslında savaşın köklerini ve nedenlerini keşfetmeye dayandığını kaydetti. Barış eğitimin dünyadaki değişik güçler arasındaki ilişkinin analizini de içerdiğini anlatan Papandreu, global sistem içerisinde değişik ekonomik, siyasi ve sosyal güçler arasında farklı ilişkiler olduğunu ve bu ilişkilerin kaynağı üzerinde durulması gerektiğini vurguladı.
Yetersiz beslenme, fakirlik, işsizlik, haksızlık ve adaletsizliklerin de şiddet ve terörü tetiklediğinin düşünülebileceğini dile getiren Papandreu, teröristlerin niye böyle olduğunun ele alınması gerektiğini kaydetti.


Papandreu, barış eğitimini, insanları savaştan ve şiddetten uzak tutacak olması yönüyle “koruyucu ilaca” da benzetti.


ORAL: EĞİTİMDEN BAŞLAMALI


Winpeace Türkiye temsilcisi Zeynep Oral ise konuşmasında düzenledikleri gençlik kamplarının öneminden bahsetti ve kamplara katılan gençlerin birer “barış elçisi” olduklarını söyledi.


Winpeace’in uluslararası platformda yaptığı çalışmalardan da bahseden Oral, Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Türk ve Rum kesiminden katılımcıların tüm organizasyonlarda artık “biz”, (yani Winpeace mantığıyla) hareket ettiğini kaydetti.


Kıbrıs’ın çatışmalarla dolu bir ada olduğunu söyleyen Oral, tarih boyunca bunun böyle olduğunu belirtti ve “adayı bir cennet haline dönüştürmek istiyorsak, geçmiş üzerinde hesaplamalar yapmak yerine geleceğe bakmalıyız. Duyarlı olmalı, kadınca ve akıllıca seçimler yapmalı, ne tür bir ada istediğimizi seçmeliyiz” dedi.


Dünyada her üç saniyede hastalık, açlık, savaş gibi nedenlerden dolayı bir çocuğun öldüğünü belirten Oral, bu kısır döngünün kırılabileceğini dile getirdi.


Oral, “Dünya nüfusunun yarısının günde 2 dolarla, gezegendeki 1 milyar insanın ise 1 dolardan az bir parayla yaşamak zorunda olduğunu bilirsek, üretilen silahların yüzde 75’inin BM üyesi 5 ülke tarafından üretildiğini, bu silahların yüzde 80’inin fakir ülkelere satıldığını ve zengin ülkelerin ürettiği silahlarla fakir ve gelişmemiş ülke insanlarının birbirini öldürdüğünü bilirsek bir şeyler yapmamız lazım” şeklinde konuştu ve bir şeyler yapmaya barış eğitimiyle başlanabileceğini vurguladı.

682790cookie-checkTürk ve Yunanlı kadınlardan barış semineri

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.