Yeni Büyükelçi ‘görüşmelerde aktif katılım’ mı?

“TC’nin KKTC Büyükelçisi Şakir Fakılı’nın beklenenden önce Lefkoşa’yı terk etmesi ve yerine Kaya Türkmen’in atanması ne anlama geliyor?” sorusu bir anda çok sayıda Kıbrıslı’nın konuşma konusu oluverdi. Kıbrıs’ı tanıyanlar için hiç şaşırtıcı olmayan bir gelişme. Özellikle Kuzey Kıbrıs’ta dedikodular her zaman gerçeğin önünde olduklarından bu konuda da her türlü dedikodu versiyonu mevcut.

Ada gerçekten ilginç bir yer. Bir otele girersiniz. Aslında niyetiniz sadece bir kahve içip, gazete okumaktır. Ancak siz otelden çıkmadan hemen dedikodu sistemi devreye girmiştir bile. Çalışanlar birilerini aramış ve komplo teorilerini yaymışlardır. Kimse gelip size soru sorma ihtiyacı duymamıştır. Sorsa zaten yayacak bir dedikodu da kalmamış olacaktır. Bir anda sadece kahve içmek isteyen kendinizi “otelde son durumu incelemekte olan ve otelin geleceği ile ilgili planları olan” biri olarak dedikodu manşetlerinde bulabilirsiniz.

Bir canlı yayında hakkında çok konuşulan bir ticaret tüzüğü ile ilgili olarak “anlatılanların pratikte öyle sanıldığı kadar olmadığını” söylerseniz bu hemen bambaşka bir konuda “taraf” olduğunuz şeklinde bir dedikoduya dönüşür. Kimse size soru sorma ihtiyacı duymaz. Ama dedikodu yayılmıştır bile. Hatta bu dedikodunun çıkmasına neden olan “yalancıya” geri döndüğünde “anlattığı” o bile duyduğuna inanır!

Bu son seçimde örneğin “Ankara” kelimesi o kadar çok kullanılır olduki artık seçmen de şaşırmış olmalı “Ankara’nın her adayı destekleyen ve her adaya” hadi aslanım aday ol arkanda biz varız” diyen “şaşkın haline”. Elbette Ankara böyle bir halde değil ve “ne istediğini” çok iyi biliyor. Ancak sokaktaki vatandaş “her Ankara’ya seyahat edip bir de fotoğraf çektiren Ankara destekli politikacılardan başka kimseyi göremediğinden birbirine rakip “Ankara destekliler” ortamında hangi dedikoduya inansın şaşırmış durumda.

Bu seçimden sonra lütfen kimse Avrupa’dan gelen bir politikacı kendisine “Lefkoşa’da her şey Ankara’nın istediği şekilde olur , değil mi?” diye sorduğunda bol keseden atarak “bunu da nerden çıkardınız” şeklinde cevap vermesin. Kuzey Kıbrıs bence bu konuda kendisini fazlasıyla “deşifre etmiş” durumda.

İşte böyle bir ortamda Sayın Fakılı’nın Sayın Türkmen ile görev değiş tokuşu her türlü dedikoduya kaynak olmaya elverişli ve de oluyor zaten.

Beni “Fakılı’yı bir adayın Sayın Davutoğlu’na şikayet ettiği için Lefkoşa’dan alındığı” tarzı ve “başka bir adaya seçimi kazandıktan sonra yaver olacağı” gibi dedikodular ilgilendirmiyor.

Önemli olan Sayın Fakılı’dan farklı bir misyonu olacağına inandığım Sayın Türkmen’in nasıl yararlı olacağı. Şimdiye kadar KKTC’ye gelen Büyükelçiler daha çok iç politika alanında çok yoğundular. Yardım Heyeti ve benzeri konular onların büyükelçi olmalarına rağmen bir vali gibi çalışmak zorunda kalmalarına neden oluyordu. Görüşmeler ve benzeri konular ise daha çok Ankara’dan ele alınan alanlar oluyordu. İşte bence en önemli değişiklik burada olacağa benziyor. AB konusunda uzmanlaşmış bir büyükelçi olan Sayın Türkmen sanırım görüşmelerde şimidye kadar bir TC Büyükelçisi’nin olmadığı kadar aktif bir pozisyonda olacak. Belki bu sayede görüşmelerle ilgili atılacak adımlar ya da öneriler söz konusu olduğunda da görüşmeci konumunda olanların Ankara’ya gidip orada tartışması ve gerekirse son değişikliklerin kararlaştırılması Lefkoşa’da halledilecek bir uygulama haline gelecek. Bu konuda Ankara Stratejisi açısından değişme olmasa da daha pratik bir uygulama gündeme gelmiş olacak.

Ayrıca bazen gereksiz olduğundan hiç şüphemin olmadığı ve genelde “dostlar alış verişte görsün” şeklinde hala bu “ziyaret haberlerine kananlara” hitaben yapılan Ankara ucuçlarının azalması KKTC’nin dünya kamuoyundaki imajı açısından da yararlı olacaktır.

1617460cookie-checkYeni Büyükelçi ‘görüşmelerde aktif katılım’ mı?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.