Akçam’a tokat gibi yanıt

“Japonların Güneydoğu Asya’daki katliamları, İngiltere’nin İrlanda’da yarattıkları Büyük Açlık, Amerika’daki ve Avustralya’daki yerlilerin katliamları… Bunların hepsi de olmuştur. Bunlar tabii ki konuşulmalıdır. Ama bu konuşmaların bugüne etkisinin olmaması gerekir. Taner Akçam’ın bu tutumunun ve yaşadığı (bu dönüşümün) ve utancının İngiliz Büyükelçilerini ve Türk diplomatlarını öldürmeye zemin hazırlamaması gerekiyor.”

Amerika’da yaşayan Türk tarihçi Taner Akçam, BBC’de katıldığı bir tartışma programında Osmanlı döneminde yapılan katliamlardan utanç duyduğunu söyleyince bir sinema filmine de konu olan Schindler List’in Avustralyalı yazarı romancı Thomas Keneally, “Senin bu tutumunun Türk diplomatlarını öldürmeye zemin hazırlamaması gerekiyor.” dedi.

BBC Rado 4’de Bridget Kendall’ın yönettiği Forum adlı tartışma programının Cumartesi gecesi konukları Avustralyalı romancı ve tanınmış bir sinema filmine konu olan Sclindler’s List’in yazarı Thomas Keneally, Ürdünlü kadın yazar ve akademisyen Fadia Faqir ve Amerika’da yaşayan Türk tarihçi Taner Akçam oldular.

Forum’un konusu kişisel ya da toplumsal düzeyde hissedilen suçluluk duygusu idi. İlk konuşmacı kendisini annesinin ölümünden dolayı suçlayan ve son romanı Mars’ın Kızları’nda 1. Dünya Savaşı’nda hemşirelik yapan bir roman kahramanının şahsında annesini ve bu suçluluk duygusunu işleyen romancı Thomas Keneally oldu. Keneally, acı çeken başkalarını düşünmenin yarattığı suçluluk hissinin zamanla bir şefkate dönüştüğüne değindi.

Kendisini Ürdün asıllı İngiliz bir yazar olarak tanımlayan ve laik olmayan İslam toplumunda ve geleneklerinde yetişen kadınları konu edinen yazar Fadia Faqir de, çarşafı 30 yaşındaa başından atmasına rağmen hala dini ve ataerkil bir baskıdan dolayı duyduğu yaşadığı suçluluk duygusuna değindi.

Türk tarihçi ve eski Devrimci Yol grubunun liderlerinden Ermeni tezlerinin hararetli savunucusu Taner Akçam ise Türkiye’de resmi tarih ve resmi ideolojinin Ermenilere yapılan soykırımda suçluluk duygusunun önünde engel teşkil ettiğini söyledi. Akçam, kendisinin ise utanç içerisinde olduğunu söylerken program yöneticisi Bridget Kendall, “Utancı değil suçluluk duygusunu tartışıyoruz” sözleriyle Taner Akçam’ı uyardı. Tarihçi Akçam, konu dışına çıktığını söyleyen romancı Keneally’in uyarısını da dikkate almayarak, “Benim eski kimliğimi terkedip utanç duyduğum yeni kimliğime kavuşmam tam 9 yılımı aldı. Kimliğimiz tarih içerisinde oluşuyor ve ben de eski kimliğimden utanıyorum.” dedi.

Romancı Thomas Keneally, Türk tarihçinin ısrarlı sözlerine ve yaşadığını söylediği utanca karşılık şu tarihi yanıtı verdi:

“Cennet yerle bir olacaksa, tamamen yıkılacaksa bile yıkılsın ama yeter ki gerçekler ortaya çıksın. Japonların Güneydoğu Asya’daki katliamları, İngiltere’nin İrlanda’da yarattıkları Büyük Açlık, Amerika’daki ve Avustralya’daki yerlilerin katliamları… Bunların hepsi de olmuştur. Bunlar tabii ki konuşulmalıdır. Ama bu konuşmaların bugüne etkisinin olmaması gerekir. Taner Akçam’ın bu tutumunun ve yaşadığı (bu dönüşümün) ve utancının İngiliz Büyükelçilerini ve Türk diplomatlarını öldürmeye zemin hazırlamaması gerekiyor. Hayal gücü kuvvetli olan bir tarihçinin bu tür yaklaşımları bütün bunlara yol açmamalıdır.”

1543720cookie-checkAkçam’a tokat gibi yanıt

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.