Amaç üzüm yemekse…

Geçtiğimiz hafta UBP Milletvekili Afet Özcafer’le bir röportaj yapmıştık.
Röportajın ağırlıklı konusu, sendikaların ve muhalefet partilerinin kazan kaldırdığı “protokol” oldu.
Afet Hanım protokolün TC tarafından dayatılmadığını, ortak çalışma sonucu hazırlandığını söyledi.
Dünyadaki global krizin yansımalarının protokolde yer bulduğunu ancak reform niteliğinde de çalışmalar olduğunu açıkladı içtenlikle.
Uzun, sayfalar dolusu bir protokol… “İsteyen alıp okusun, bize uymayan yerlerini tartışalım” dedi.
TC’den ilk kez böyle bir paket gelmiş gibi lanse edildiğini söyledi.
Bu konuda haklıydı…
Ve “Gelsinler, üzerinde tartışalım” derken de samimiydi…

***

Afet Hanım’la yaptığımız röportajdan birkaç gün sonra sendika başkanlarına 28 Ocak’taki büyük grev ve mitingin hazırlıklarını sorduk.
Başkanlar, çalışmaların organize bir şekilde sürdüğünü, atılacak sloganlardan, açılacak pankartlara kadar her şeyin önceden belirleneceğini, provokatörlere prim verilmeyeceğini söylediler.
Burada vurgulanmak istenen TC karşıtı pankartların açılmayacağı oldu. Belli ki bazı hassasiyetler gözetilecek.
“Ülkemize dayatılan ve de işbirlikçi UBP hükümeti tarafından giydirilmeye çalışılan bir gömlek var. Bunun adına da ‘ekonomik tedbir paketi’ deniyor. Aslında bu bir yok oluş ve ülkeden göç edilmesinin başlangıcıdır” diyen Sendika Başkanları, bu sefer ağızlarındaki lafı üç kere çiğnedikten sonra çıkarıyorlar.
“HEDEF TÜRKİYE DEĞİL”
Tedbirliler… Belli ki rüyalarında bile göremeyecekleri desteğe nankörlük etmekten korkuyorlar. (Zira DP’nin desteğini almak az şey değil…)
“Sendikal platformun hedefi ne Anavatan Türkiye’dir, ne Türkiye halkıdır. Bu bize dayatılan pakete karşıdır. UBP Hükümetinin dik durmayışına karşıdır. Bize yapılan aşağılayıcı hakaretlerin sona ermesi içindir. İki ülke ilişkileri nasıl olursa, KKTC ve Türkiye ilişkilerinin de öyle olması içindir” diyen sendikalar, ekliyorlar: “Amacımız para değil!”
O zaman anlıyoruz ki ekonomik paketin yarattığı isyan değil 28 Ocak’ta dışa vuracak olan. TC Hükümeti’nin kendilerini aşağıladığı yönündeki hissiyat.
TC Hükümeti’nin kendilerini aşağıladığını düşünüyorlar.
Kendi mevcudiyetlerinin dikkate alınmadığını, dayatma ile karşı karşı karşıya kaldıklarını savunuyorlar ısrarla.

***

Sendika Başkanları ve Afet Özcafer’le yaptığım söyleşi aynı gün yayımlandı gazetede. Sanki birbirlerine yanıt veriyor gibiydiler. Zıtlıkların buluşması hoşuma gitti. Sesler ayrı dünyalardan da gelse birbirlerinin sorunlarını ve niyetlerini öğrendiler en azından.
Eğer niyet gerçekten üzüm yemekse, sendikalar Afet Hanım’ın sözlerine kulak vermek zorundalar. Afet Hanım ve partisi de -madem amaç para değil-muhalefet ve sendikaların yanlış bir hissiyata sahip olduklarını ispatlamak durumunda.
Zira önümüzde Kıbrıs Sorunu gibi “baba” bir sorun dururken 2011 yılının grevlerle geçmesi hiç kimseye bir fayda sağlayamayacak.

1619630cookie-checkAmaç üzüm yemekse…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.