Brogden milletvekilliğinden istifa etti…
NSW Liberal Parti eski Lideri John Brogden, NSW Parlamentosu milletvekilliğinden istife etti. Brogden, sarhoş olduğu bir gece Eski NSW Başbakanı Bob Carr’ın eşi Helena Carr’ı “ısmarlama gelin” olarak tanımlaması ve bazı kadın gazetecilere sarkıntılık yapması nedeniyle özür dileyerek geçen ay muhalefet liderliğinden ayrılmış, daha sonra da seçim ofisinde intihar girişiminde bulunmuştu.
Brogden’in milletvekilliğinden istifasını Parlamento Başkanı John Aquilina açıkladı. Aquilina, Brogden’in kendisine istifa mektubu gönderdiğini açıkladı.
Mektupta Brogden’in, “NSW Parlamentosu Pittwater Bölgesi milletvekilliği görevimden büyük bir üzüntü içinde istifa ettiğimi arz ederim. Kilşisel sorunlarım nedeniyle tedavi görüyorum ve bu tedavi uzun bir zaman alabilir” dediği bildirildi. Mektupta Brogden’in ayrıca Pittwaterlı seçmenlerden, yeni bir seçim yapılmasına neden olduğu için özür dilediği ve başta karısı olmak üzere bu dönemde kendisine destek olanlara teşekkür ettiği de kaydedildi.
***
Uranyum üretimi terör riskini artırıyor…
Avustralya’nın çıkardığı uranyum miktarını artırmasının, “kirli bomba” olarak adlandırılan nükleer terör saldırı riskini artırdığı ileri sürüldü.
Batı Avustralya Başbakanı Geoff Gallop, eyaletin uranyum madeninden potansiyel olarak elde edebileceği büyük gelire rağmen, bu madenin çıkarılmasına karşı olduğunu söyledi. Batı Avustralya Liberal Parti Eyalet Konferansı’nda konuşan Başbakan John Howard ise, uranyum da dahil hiç bir madenin çıkarılmasına sınırlama getirilmesinden yana olmadığını söyledi.
Gallop, terör çağında u riski azaltmak için politikacıların mümkün olan her şeyi yapma sorumluluğu taşıdıklarını kaydetti. Bütün dünyada liderlerin, teröristlerin “kirli bomba” yapmak için radyoaktif madde elde edebilecekleri endişesi içinde olduğunu kaydeden Gallop, “Biz uranyum üretimini ne kadar artırırsak, teröristlerin bu maddeyi edinip kirli bomba yapması olasılığı o kadar artar” diye konuştu.
***
“Yasanın hedefi Müslümanlar değil”
Dışişleri Bakanı Alexander Downer, teröre karşı verilen mücadelenin Müslümanlara karşı verşlen bir savaş gibi algılanmamasını istedi. Sydney’de bir dinlerarası diyalog toplantısında konuşan Downer, “Ilımlı müslümanlar” ve “batılılar”ın aynı safta olduğunu kaydetti.
Müslüman toplumda Federal Hükümet’in çıkaracağı anti terörizm yasalarının müslümanları hedef alacağına ilişkin endişeler dile getirilirken, hükümet, ılımlı müslümanlarla aşırılar arasındaki farkı belirlemeye çalıştığı kaydediliyor.
Bu çerçevede konuşan Alexander Downer, müslümanlarla batıların paylaştıkları değerlerin, bu değerleri benimseyen müslümanları da terörizmin hedefi haline getirdiğini söyledi.
Aşırı İslamcıların dünyayı kadın haklarının olmadığı çağdışı bir hale getirmek istediklerini kaydeden Downer, “Batılıları müslüman ülkelerden uzaklaştırıp ılımlı müslüman hükümetleri yıkmak istiyorlar. Bunun yerine zalim, hoşgörüsüz diktatörlükler kurmak istiyorlar” dedi. Downer, ılımlı müslümanları, “aşırı kuzenlerine” karşı anti terör güçleriyle işbirliği yapmaya çağırdı.
***
Aborjinler Sartor’u boykot edecek…
Aborjin toplum lideri Mick Mundine, Redfern’de yaşayan 40,000 Aborjin’e NSW Planlama Bakanı Frank Sartor’u “boykot” etmeleri çağrısı yaptı. Çağrı, Redfern ve Waterloo’da Aborjinler’e dağıtılacak “açık mektup” şeklinde yapıldı. Sartos, Koori Radyosu’nda yaptığı konuşmada Mundine’I “black arse” ifadesiyle nitelemişti. Olaydan bu yana Mundine, Sartos’un özürünü kabul etmiş ancak Bakanın Redfern ve Waterloo’nun planlama işlerini bırakması çağrısı yapmıştı.
Mundine, yayınladıüğı açık mektubununda, bakanın kamuoyu önünde görevi istemeden kabul ettiğini açıkladığını hatırlattı ve “Toplum da sizi istemiyor” diye yazdı. Mundine, Sartos’un sadece The Block bölgesine değil, bölgedeki her türlü altyapı çalışması için “tehdit” oluşturduğunu ileri sürdü.
Mundine mektubunda, “Eğer bakana göz yumarsak, okulumuzu, mahkeme binamızı, hastanemizi, istasyonumuzu ve sosyal konutlarımızı parça parça müteahhitlere satacak. Eğer birlik olursak, evlerimize yönelik bu tehdidi yenebiliriz. Bu nedenle bütün bölge sakinlerini Sartos görevini bırakana kadar bakanı ve bakanlık görevlilerini boykot etmeye çağırıyorum” diye yazdı.
***
Benzin fiyatları göz altında…
Benzin fiyatlarındakiş yükselme nedeniyle süt ve süt ürünlerine yapılan zam, İşçi Partisi’ni harekete geçirdi.
İşçi Partisi, benzin fiyat artışında petrol şirketlerinin bir istismarı söz konusu olup olmadığını anlamak için soruşturma açılmasını istiyor. İşçi Partisi Maliye Sözcüsü Wayne Swan, hükümete, Australian Competition and Consumer Commission (ACCC)’un petrol şirketlerinin dünya çapında artan petrol fiyatlarını istismar ederek haksız kazanç sağladıkları iddialarını araştırması çağrısı yaptı.
Swan, bu şirketlerin tüketicilerin cebinden haksız pay almadıklarından emin olunması gerektiğini söyledi. Swan, “Bu kuşkuyu ACCC’nin araştırmasıyla giderebiliriz. ACCC, petrol şirketlerinin fiyatlamasını derhal incelemeye almalı” dedi.
Öte yandan hükümet, ACCC’nin bu konuda harekete geçmesinin gereksiz olduğunu ileri sürüyor.
***
Süte 16 cent zam; et, sebze sırada…
Benzin fiyatlarındaki yükseliş günlük hayattaki etkisini göstermeye başladı. Dairy Farmers, yüksek ulaştırma masrafları nedeniyle süt, yoğurt ve meyve suyu ürünlerine geçen Pazartesi gününden itibaren zam yaptı. Zammın 16 centi bulduğu bildirildi. Aynı nedenle zam sırasının yakında et, meyve ve sebzeye gelmesi bekleniyor.
Avustralyalılar, yıl başına göre benzine hali hazırda haftada $12 fazla ödüyor.
Tüketici örgütleri, bu hafta süt ve süt ürünleriyle başlayan zam dalgasının önümüzdeki haftalarda bütün temel tüketim maddelerine yayılacağı uyarısı yapıyor. Australian Consumers’ Association Genel Müdür Yardımcısı Norm Carruthers, ikinci zammın taşıma masraflarındaki artış nedeniyle et, taze sebze ve meyveye yansımasını beklediklerini söyledi. Carruthers, “Her şeye zam gelmesini beklemek için yeterince sebep var. Benzin fiyatlarındaki artışla, yiyecek ve her türlü perakende satış yapan dükkan ve mağazalar, ürünlerine zam yapmaya başlayacaklar” dedi.
Dairy Farmers’ın süt, yoğurt ve diğer süt ürünlerine yaptığı zam, şarküteri ve taze meyve sebze sektöründe fiyatlara yüzde 4 ila 8 arasında yapılacak zammın habercisi olarak değerlendirildi. Süte yapılan zamla $2 olan karton ambalajdaki sütün fiyatı $2.16’ya yükseldi. Dairy Farmers Genel Müdürü Rob Gordon, şirketin bu güne kadar ulaştırma giderlerindeki artışı tüketiciye yansıtmadığını ancak zararı daha fazla üstlenemeyeceklerini, maliyet artışını tüketiciye yansıtmak zorunda olduklarını söyledi.
Coles Myer, süt fiyatındaki artışı tüketiciye bu hafta yansıtmayacaklarını açıkladı. Ancak yakın zamanda bir artış yapabileceklerinin altını çizdi.
Maliye Bakanı Peter Costello, benzin fiyatlarının düşmesinin yakın bir zamanda mümkün olmayacağını söyledi. Costello, benzin fiyatlarını dünya ekonomisi için en büyük “tehdit” olarak niteledi ve fiyatlarda düşmenin önümüzdeki birkaç ayda gerçekleşeceğine inanmadığını kaydetti.
***
Bali, Qantas’ı vurdu
Endonezya’ya çok sayıda seferi düzenleyen Qantas, geçen hafta sonu Bali’de patlayan bombalardan en fazla etkilenen şirket oldu.
Saldırıyı takip eden gün bali için yapılmış 600 rezervasyonun iptal edildiğini açıklayan şirket sözcüsü, rezervasyon iptallerinin devam etmesini beklediklerini, ve bu ülkeye düzenledikleri pek çok seferi iptal etmek zorunda kalacaklarını açıkladı.
