Ayaklar nereye?

“Ayaklarım gitmiyor”


Bu  söz,  çok kullandığımız bir deyimdir. Bir yere isteksiz gidildiğini ifade ediyor. Ya da, bir yere zoraki gidildiğini söylüyor.


Mesela, akşam eve gittiğinizde, şu soruyu kendinize hiç sordunuz mu?
Ben, eve mi gidiyorum, yoksa evdekilere mi? 


Arada pek fark bulunmadığını sakın iddia etmeyin. İyice düşünürseniz iki gidiş arasında ciddi bir fark bulunduğunu göreceksiniz.


Bir başka soru; sabah kahvaltınızı yaptınız ve dışarı çıktınız.
İş yerine mi gidiyorsunuz, yoksa işe mi? 


Bu sorulara verilecek samimi ve ciddi cevaplar,  insanın günlük hayatının hangi noktada bulunduğunu göstermesi açısından çok önemlidir.


Bu arada hemen hatırlatayım; iş yeri deyip geçmeyin. Günlük hayatımızın önemli bir bölümünü orada ve oradaki insanlarla birlikte geçiriyoruz. İşyerindeki huzur ya da huzursuzluk aynı şekilde hayatımızın diğer bölümlerine müspet ya da menfi etki etmektedir.


Bu hususu, ev (aile) için de söylebiliriz.


Aile içi problemleri iş yerine, iş yerindekileri de eve taşınmanın çok yanlış olduğunu hepimiz iyi biliyoruz. Uzmanlar, bu konuda sürekli uyarıyor. 


İyi de, bunun nasıl olacağını kimse pratik olarak söylemiyor. İş yerindeki problemleri eve taşımayın  demek, adama, iş yerindeki kafanı eve götürme demek olmuyor mu? Sanki, o kafayı al, yerine başka bir kafa koy ve böylece eve git demek oluyor.  Uygulamada, bu ne kadar mümkün olabiliyor, bilen var mı?


Peki, ne yapalım?


Bana sorarsanız, dobra ve cesur olalım. Gerçekleri, buzdolabına dondurmaya veyahut  şuraya veya buraya atarak unutturmaya ve unutmaya çalışıp kendimizi kandırmanın alemi yoktur. Hayatı olduğu gibi kabul etmeli ve onun sıkıntılarıyla birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. 


Bizimle birlikte olan veya başka bir deyişle kafamızda olan gerçeklerle birlikte yaşamayı öğrenmeli ve bunu göze alabilmeliyiz. Bunları, hasır altına süpürerek görmezden gelmek, ileride her tarafımızı çöplük haline getirir.


Bütün bunları, insanların çözemediği veya çözmekte çok fazla zorlandığı problemler için söylüyoruz. Diğer günlük problemleri mutlaka çözmeye çalışmalı, onları biriktirip yükü arttırmamalıdır.


Sıkıntılarımız bile olsa, iş yerine değil işe gitmeliyiz. Bazen, çok zor bile olsa, eve değil evdekilere gitmeliyiz. Her iki yerde de, oradaki insanlarla birlikte yaşıyor bulunduğumuzu hatırdan çıkarmamalıyız.


Bunlar,  şu anki hayatın gerçekleri… Fakat,  ben bunları değiştirebilirim diyenlere sözümüz yok.


Kabadayılara ne denir ki; 


Eyvallah…


 [email protected]


 

693080cookie-checkAyaklar nereye?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.