Ulutürk, “Bu aşamada devam eden İngiltere istinat mahkemesinde KTHY ve CTA’in direk uçuşları davası var. Bu dava da sonuçlanmadı henüz. KTHY Londra ofislerinin kapatılması ya da tasfiye edilmesi durumunda bu davanın da düşmesi kuvvetle muhtemel gözüküyor. Bu konuyla ilgili de ilgililerin dikkatini çektik… Şu ana kadar resmi bir yanıt alamadık yetkililerden. Yazıyoruz. Telefonla görüşüyoruz. Bekliyoruz… Merkezden bir bilgi bekliyoruz…” dedi.
“YAZIŞMALAR YANITLANMADI”
Ulutürk gereken bilgilendirme ve yazıları Kıbrıs’taki KTHY merkezine gönderdiklerini belirterek şunları söyledi:
“İngiltere’deki gerek personel ve gerek ticari faaliyetlerle ilgili merkezden bilgi almamız gerekiyor. Bir kaç kez yazı gönderdik ancak net bir cevap alamadık. Buradaki tur operatörleri ve gerekse acenteler bir belirsizlim içerisinde. Vermiş oldukları bilet paralarını geri alma konusunda endişeleri var. Kıbrıs’taki merkez ve hükümet tarafından bu ödemelerin yapılması gerekiyor. Bununla ilgili de gereken yazışmaları yaptık.”
“SLOTLAR KAYBEDİLEBİLİR”
Ulutürk, havalimanlarından uçuş hakkı ‘slot’larla ilgili de şunları söyledi:
“Slotlarla ilgili de özellikle Heathrow ve Stansted’den haftada 35’e yakın sefer yapıyordu. Bu seferlerin yüzde 20’sinden fazlasının uçulmaması halinde bu slotlarda belirli zaman dilimi içinde iptal edilecek. Bu slotların değerleri gerçekten çok yüksek. 15 – 50 milyon dolar arasında değişen rakamlar bunlar.”
“KTHY LONDRA CİRONUN YARISINI SAĞLIYOR”
“Kuzey ofisini güvenlik nedeniyle kapattık” diyen Ulutürk, “Personelin taciz edildiği şikayetleri alınıyordu. Personeli Pall Mall’daki ofise aldık. Pall Mall ofisimiz bilgilendirmek amacıyla açık. Gerekli bilgileri aldıktan sonra şirketin gidişatıyla ilgili bilgilendirme yapılacağını umuyoruz…” dedi.
“ÇALIŞAN SAYISI ZATEN ASGARİ”
Ulutürk kapatılması basına yansıyan KTHY Londra ofislerinin önemini de şöyle anlattı:
“KTHY İngiltere’deki 5 meydandan Kuzey Kıbrıs’a haftada 35 seferle en fazla turist taşımaktaydı. Heathrow, Stansted, Gatwick, Manchester ve Birmingham olmak üzere hizmet veriyordu. Özellikle Londra dışındaki hatlardan giden yolcuların tamamı İngilizdi. İngilizlerin gidememesinden kaynaklanan bir nedenle Kuzey Kıbrıs’taki otellerde de bir sıkıntı yaşandı. Turizmcilerin bu şikayetleri basına da yansıdı. Dolayısıyla KTHY’nin genel cirosunun yüzde 50-55’i de İngiltere hatlarından elde ediliyordu. Bu ofislerin kapatılması konusu zaman zaman haberlerden izleniyor. Bu ofisler kapatıldığı takdirde zaten düşük bir rakam olan 20 çalışanın işine son verilecek fakat buna karşılık şirketin elde ettiği hasılatının yarısından ve en çok yabancı turiste verilen hizmetten vazgeçilmiş olacak.”
“TURİST GÜNEYE KAYIYOR”
KTHY’nin imaj kaybına uğramasından kaygı duyduğunu belirten Ulutürk şunları söyledi:
“Bir diğer sıkıntı da ara noktalarda Gaziantep, Adana, İzmir, Bodrum ve Dalaman hatlarında taşınan yolcularla ilgili. Buralara direk uçan tek tarifeli yolcu uçağı KTHY’ydi. Bizim uçamamızdan dolayı yolcular da aktarmalı ya da başka charter firmalarına iki üç katı bilet ücreti ödeyerek gitmek zorunda kalıyorlar. Bu da şirketin itibarını zedeliyor. Otamatik olarak yolcu portföyü de dağılıyor. Özellikle Güney Kıbrıs’a ve başka alternatiflere gidiyor. Mayorka ve Mısır gibi ülkelere kayıyor. Ağırlıklı olarak Larnaka üzerinden yolcuların seyahat ettiğini izliyoruz.
Son günlere kadar bilet fiyatları da hat safhada yüksekti. Ağustos ayında bir seferde 800 euroya kadar çıkan seferler var. Dolayısıyla vatandaşların ve turistlerin Kuzey Kıbrıs yerine başka noktalarda tatil yapmalarına sebebiyet veriyor. Şu anda durum bundan ibaret.”
Ulutürk, KTHY yöneticileri ve hükümet üyelerinin sıkıntıları yerinde görme ve mağdurları dinleme girişimleri olup olmadığı sorumuzu da “Bu ana kadar bize intikal eden bir girişim olmadı” diye yanıtladı…
