Fatih POLAT / Evrensel – Emek Partisinin kuruluşunun 26. yılı dolayısıyla, İstanbul’da kahvaltılı toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda, bölgede barış ve ülkede demokrasinin savunulması vurgusu öne çıktı.
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, gazete ve televizyonlar ile internet medyasının, yönetici, yazar ve programcılarıyla bir araya geldiği toplantıda partisinin faaliyetleri ile ilgili bilgi verirken, önümüzdeki döneme dair gelişmeler konusunda soruları da yanıtladı. Akdeniz’in vurgularında, siyasetin değiştirilmesi için işçi ve emekçilerin bir özne olarak örgütlenmesinin önemi ile bölgede barış ve ülkede demokrasinin savunulması öne çıktı.
EMEP’in kuruluşunun 26. yılı dolayısıyla, İstanbul’da gerçekleştirilen kahvaltılı toplantıya Akdeniz’in yanı sıra, EMEP İstanbul İl Başkanı ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Sema Barbaros, MYK Üyesi İskender Bayhan ve GYK Üyesi Nuray Sancar katıldı.
Akdeniz toplantının açılışında, 25 Kasım 1996 yılında kurulan EMEP’in 26. yılını kutladığını ve bu toplantıyı da bu vesileyle gerçekleştirdiklerini belirtirken, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadınlara yönelik şiddet ve vahşet görüntülerini izledik. Bu tutumu kınıyoruz” dedi.
“SEÇİMİ BEKLEMEKLE OLMAZ”
İktidarın faşist bir rejimin inşası için uğraştığını belirten Akdeniz, önümüzdeki seçimin bu açıdan kritik bir öneme sahip olduğuna dikkat çekerken, “Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı değil. Aynı zamanda en karanlık güçlerin ittifakı” ifadelerini kullandı.
Tam da bu nedenle seçimi beklemeye yönelik tutumların ve siyasetin sadece sandığa indirgenmesinin yanlış olduğuna vurgu yapan EMEP Genel Başkanı, “Bir adım sonrası seçim mitinglerinin bile yasaklandığı bir Türkiye’dir” dedi.
“DÜNYA YENİ BİR DÖNEMİN EĞİŞİNDE”
Akdeniz’in konuşmalarının uluslararası konjonktüre dair yönü ise şöyle özetlenebilir: Dünyada emperyalist paylaşım savaşlarının öne çıktığı ve halklar açısından yoksulluğun derinleştiği bir süreçteyiz. Bununla beraber dünyanın birçok farklı coğrafyasında halk mücadeleleri ve Avrupa’da işçi ve emekçi direnişlerine, grevlerine tanıklık ediyoruz. Dünya yeni bir dönemin eşiğinde. Bu yeni dönem ya felaketler çağı ya da devrimler çağı olacak.
“BÖLGEDE BARIŞ, ÜLKEDE DEMOKRASİ”
İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırının ardından iktidarın gerçekleştirdiği hava harekatı ve Suriye’nin kuzeyine yönelik kara harekatının da gündemde olmasına değinen Akdeniz, “Savaş bir bataklıktır. Türkiye Suriye’den, emperyalistler bölgeden çekilmeli. NATO’dan çıkılmalı” dedi ve parti olarak “Bölgede barış, ülkede demokrasi” şiarını öne çıkardıklarını söyledi.
“KİMSENİN OYU ÇANTADA KEKLİK DEĞİL”
Sorular bölümünde ilk soru şuydu: “Ortak aday konusunda tutumunuz ne olur?” Akdeniz, parti olarak henüz seçim taktiklerini belirlemediklerini ifade ederken, EMEP’in içinde olduğu Emek ve Özgürlük İttifakının, ortak bir adayı destekleme ya da kendi adayını çıkarma seçeneklerini benimseyebileceğini, temel tutumunun ise tek adam iktidarına son vermeyi mümkün kılacak bir politik tutum olacağını ifade eden Akdeniz, “Ama kimse emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin oylarını da çantada keklik olarak görmesin.” dedi.
Akdeniz, EMEP’in, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın kuruluşunun ilan edilmesinden önceki dönemde çeşitli görüşmeler gerçekleştirdiği Sol Parti ve TKP’nin de içinde olduğu ‘Sosyalist Güç Birliği’ ile ilişkilerine ve bu birliğin neden ayrı hareket ettiğine dair soru karşısında ise, Sol Parti ya da TKP adına konuşmasının mümkün olamayacağını belirtirken, “Biz bundan sonra da Emek ve Özgürlük İttifakı ile Sosyalist Güç Birliğinin birçok süreçte ortak mücadeleler içinde bulunabileceğini düşünüyoruz. Daha önce Emek ve Özgürlük İttifakı içinde olan ancak daha sonra ayrılan Halkevleri ile de aynı şekilde. İlişkilerimiz olumlu, dostane bir biçimde devam ediyor.” dedi.
“HER OKULDA BİR ÖĞÜN YEMEK”
Akdeniz, faaliyetleri hakkında bilgi verirken, ‘Her okulda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek’ talebiyle partili kadınlar tarafından yürütülen çalışmanın güçlü karşılıklar bulduğunu anlattı.
HALK, ‘BİRLEŞİN’ DİYOR
Akdeniz, işçi havzalarında yaptıkları çalışmaları aktarırken, işçilerin ekonomiyi de, güvenliği de önemsediklerini, Türkiye’nin ‘bıçak sırtı’ bir tablo ile seçimlere gittiğini gözlemlediklerini söyledi. 44 ilde halk toplantıları gerçekleştirdiklerini aktaran Akdeniz, şu vurguyu yaptı: Halk, birleşin, diyor.
Akdeniz, Emek ve Özgürlük İttifakı’nı oluşturan partilerin yerellerde nasıl bir çalışmayı örgütleyeceğine dair soruyu yanıtlarken de, yerellerde sadece bu ittifaka üye güçlerle değil, Sosyalist Güçbirliğini oluşturan örgütlerle, Halkevleri ile sendika ve kitle örgütleriyle de ortak mücadeleler örgütlemeyi önemsediklerini söyledi.
“MASUM EMEKÇİ MÜLTECİ AYRI, CİHATÇI AYRI”
EMEP Genel Başkanı Akdeniz, parti olarak propaganda da serbestlik ilkesini önemli gördüklerini belirterek, bir yandan ittifakın belirleyeceği seçim platformu için çalışırken diğer yandan da her partinin kendi bağımsız çalışmasını da sürdürmesi gerektiğini söyledi.Partilerinin yoğunluğunu Suriyelilerin oluşturduğu göç gündemine dair politikasına ilişkin de konuşan Akdeniz, “Sivil, masum ve emekçi sınıftan mültecilerin ayrılması, ötekileştirilmemesi ve ortak mücadele zemininin bulunmasını önceliyoruz” dedi. Akdeniz, Türkiye’nin bir cihatçı otobanına dönüştürüldüğüne vurgu yaparken, organ mafyası ve uyuşturucu trafiğine de değinerek bu başlıklar konusunda mücadelenin önemine dikkat çekti.
‘ŞALTER’ VURGUSU
Akdeniz, konuşmasının çeşitli bölümlerinde emekçilerin örgütlenmesinin, gerektiğinde şalterin indirilmesinin siyasetteki önemine vurgu yaparken, işçi ve emekçilerin kendi talepleri etrafında örgütlenmediği bir ülkede siyaseti köklü olarak değiştirmenin de mümkün olamayacağını söyledi.
YAKIN DÖNEMDEKİ TOPLANTI VE MİTİNGLER
Akdeniz, Emek ve Özgürlük İttifakının yakın döneme dair neler yapacağını anlatırken de şu bilgileri verdi: “İttifakın yol haritası bakımından da yakın planda şöyle bir çalışma olacak. 3 Aralık’ta İzmir’de büyük bir halk buluşması olacak. 4 Aralık’ta İstanbul’a bir emek buluşması olacak. İşçi ve emekçi örgütleri ile bir geniş toplantı yapılacak. 11 Aralık’ta Adana’da halk toplantısı olacak. Ardından Van var. Ve ocak ayı başında da büyük İstanbul mitingi var. İstanbul mitingi de ekonomik, özgürlükler ve savaş gündemini içeren bir miting olacak.” Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
