Ercüment Akdeniz: Yıkıma ve yoksulluğa karşı tüm işçileri ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırıyoruz

Emek Partisi Genel Başkanı Akdeniz Tuzla’da parti üyeleri ve işçilerle bir araya geldi. Akdeniz “Yıkıma ve yoksulluğa karşı tüm işçileri ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırıyoruz.” diye seslendi.

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, 1 Mayıs ve seçimlei kapsamında işçi ve emekçilerle bir araya geliyor. Emek Partisi Tuzla İlçe örgütü çağrısıyla düzenlenen etkinliğe partili üyelerinin yanı sıra çeşitli fabrikalardan işçiler de katıldı. Tuzla bölgesinde yaşayan tersane, tekstil ve metal gibi pek çok işkolundan işçilerle bir araya gelinen buluşmada konuşan Ercümetn Akdeniz, derinleşen yoksulluk ve artan hak gaspları karşısında 1 Mayıs’a çağrı yaptı; “1 Mayıs’a işçiler damgasını vurmalı, fabrikalarda, mahallelerde doğmalı, mücadele buralardan başlamalı. İşçilerin tarih sahnesine çıkmadığı bir ortamda düzen değişmez.”

Akdeniz 1 Mayıs’ın ardından gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kritik olduğuna, 1 Mayıs ile 14 Mayıs arasında bir köprü olduğuna dikkat çeerek “Bizim partimiz bu aradaki köprüdür. Düzen partileri, siyasetçileri ‘bize oy ver bitti’ derken biz; ‘sen halksın, işçisin, özne sensin, figüran değilsin bu düzeni değiştirecek olan takım elbiseli siyasetçiler değil, işçidir, halktır. Bu değişimi yaratacak olan işçilerdir’ diyoruz” diye seslendi.

“BU DÜZENE ‘DUR’ DEMEK İÇİN BİR ARAYA GELMELİYİZ”
Yoksullaşarak ve çalışma koşullarının daha da zorlaştığı bir pandemi sürecinin geçtiğinin belirten Akdeniz, bu dönemlerde 1 Mayıs’ın kutlanmadığı dönemler olduğunu hatırlattı. Akabinde ekonomik kriz, yoksullaşma ve depremlerin yaşandığını belirten Akdeniz “Depremlerle birlikte yüzlerce insanımız can verdi. 830 bin dolayında depremzede işçi işini kaybetti. Parti olarak; yıkıma ve yoksulluğa karşı tüm işçileri ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırıyoruz. Yarın deprem olunca ne olacağımız belli değil. Bir ömür çalışıyorsun, çocuklarını güvenle yaşatacağın bir ev alamıyorsun. Bu düzene hep birlikte ‘dur’ demek için bir araya gelmeliyiz. Hemen hemen dünyada birçok bölgede işçi hareketi kendisini gösteriyor. 1 Mayıs işçilerin günüdür, din dil ırk ayrımı yapmadan bütün emekçilerin, işçilerin günüdür. 1 Mayıs ulusal sınır tanımaz. Dünyanın her yerinde olan eylemler bizim eylemlerimizdir. 1 Mayıs, sınıf kardeşliği günüdür. Biz 1 Mayıs’ta fabrikamızda eylem yaptığımızda ya da bir mitingde buluştuğumuzda bileceğiz ki, sadece Türkiye’de değil, her yerde işçi kardeşlerimiz yer küreyi oynatacak; yeni bir dünya sömürüsüz bir dünya için.” diye konuştu.

“1 MAYIS İŞÇİLERİN KAPİTALİZME KARŞI AYAĞA KALKTIĞI GÜN”
1 Mayıs’ın mücadele tarihini de hatırlatan Akdeniz, bugünün mücadelesine dikkat çekti: “Bundan 200 yıl önce, işçiler, vahşi kapitalizm döneminde, 8 saatlik çalışma saati için Amerika’da ayağa kalktılar, binlerce işçi öldürüldü. İşçilerin kanı üzerinden bir mücadele yükseldi ve 1 Mayıs işçilerin günü olarak, bir hak olarak kazanıldı. Topyekûn işçilerin kapitalizme karşı ayağa kalktığı bir gün olarak 200 yıldır kutlanıyor. Tarihsiz köksüz bir sınıf olmaz. Nereden geldiğimizi, tarihimizi bileceğiz ve mücadelemizi de; o mücadele tarihi üzerinden inşa edeceğiz. Bu tarihimizi, işçilerin hangi sınıfa ait olduğunu bulunduğumuz her yerde işçi kardeşlerimize anlatmamız gerekiyor. Bugün ki koşullarımızı da elbette anlatacağız. Burada ETF, Mata direnişi sürecinde de gördük, patronlar daha çok işçilerin haklarını, emeğini sömürüyorlar. Her yerde ek zam ve iyileştirme için eylemler ve tepkiler oluyor. Bütün bu talepleri 1 Mayıs alanında bir araya getireceğiz. 1 Mayıs’a işçiler damgasını vurmalı, fabrikalarda, mahallelerde doğmalı, buralardan başlamalı mücadele. İşçilerin tarih sahnesine çıkmadığı bir ortamda düzen değişmez. Sendika bürokrasisi, bunu engelleyecek. Peki, alanlarda depremin, orada ölen işçilerin, bu yoksulluğun hesabını kim soracak? Sendika ayrımı yapmadan, emekçilerin sendikalara yüklenmesi lazım, birlik, mücadele ve dayanışma gününde bu direniş gününden kaçan sendikaların 1 Mayıs’a katılımını sağlayacak olan da işçilerdir.”

“EMEKÇİLER KAZANACAK”
1 Mayıs’ın ardından seçimlerin olacağını ve Emek Partisi olarak seçimlere dair tutumlarını da açıklayan Akdeniz, “Ülkede herkes bir siyasi değişim istiyor, bu düzenle gitmek istemiyor. Bunu da haykırdığı bir gün olacak 1 Mayıs. Bu düzen değişecek, emekçiler kazanacak. 1 Mayıs ile 14 Mayıs seçimleri arasında bir köprü var. Bizim partimiz bu köprüdür. Düzen partileri, siyasetçileri ‘bize oy ver bitti’ diyor. Biz bunu demiyoruz, sen halksın işçisin, sen öznesin, figüran değilsin bu düzeni değiştirecek olan takım elbiseli siyasetçiler değil, işçidir, halktır. Bu değişimi yaratacak olan işçilerdir. Seçimlere 42 gün kaldı, zor bir süreç olacak. İyi parti binasının kurşunlanması tesadüf değil. Seçime giderken olabildiğince göz dağı vermek istiyorlar. Seçim dönemi kapı kapı dolaşamayasın, seçim günü sandığa sahip çıkmayasın diye bu saldırıları yapıyorlar. Ancak biz cüretkar olacağız, provakasyona gelmeden çalışmalarımızı yürüteceğiz. Tavrımız; tek adam yönetiminin gitmesi için tek adaya ihtiyacımız olmasıdır. Bu doğrultuda Emek ve Özgürlük İttifakı olarak Cumhurbaşkanı adayı çıkartmama kararı aldık. Seçimler sadece Cumhurbaşkanlığı seçiminden ibaret değil. Parlamento seçimleri önemli, tek adamı gönderdiğimiz zaman o sistemin, o anlayışın parlamentoda güç olup olmayacağı da mesele. Burada esas güç Emek ve Özgürlük ittifakıdır, olabildiğince fazla sayıda milletvekili çıkarmamız gerekiyor. Bütün parti bileşenleri ve bu ittifaka gönül verenler 40 gün boyunca gece gündüz çalışacak. Aksi halde, cumhurbaşkanlığını kaybedip parlamentoda güçlü olmaları çok bir şeyi değiştirmez. Bu yüzden rehavete kapılmamalıyız” dedi. (Tuzla/EVRENSEL)

2678750cookie-checkErcüment Akdeniz: Yıkıma ve yoksulluğa karşı tüm işçileri ve emekçileri 1 Mayıs’a çağırıyoruz

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.