İngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec

Dostlar İngiltere’nin simgesi Mini’lerin tasarımcısı İzmirli Alec Issigoni’yi size tanıtmak istiyorum. 1980’lerin başında Ankara Küçükesat’taki evin balkonundan caddeyi seyrederken park etmeye çalışan bir Mini görmüş ve babama “İşte benim gelecekteki arabam” demiştim. 1985’te başlayan Londra serüvenimde 4 Mini eskittim. Son kullandığım mavi Mini bana tam 22 yıl yoldaşlık etti. Mini’yle Picasso’nun renk dönemleri gibi olmuştu hayatım. “Nasılsın” diye sorana “Mavi dönemdeyim” diyordum.

Su Mini’de

Mini’lerle çok anım var. İkiz kızlarımın hastaneden taburcu olduklarında ilk bindikleri arabaydı. Arka koltukta annem ve eski eşimin annesi kucaklarında ikizler, ön yolcu koltuğunda ikizlerin annesi ve sürücüsü bendeniz. Gazeteciliğin yanı sıra çiçekcilik yaptığım dönemde Mini’nin üstünde Christmas çamları ya da rengarenk çiçekler taşırdım. Bazen “Hocam Mavi Mini’yi gördük, yakınında falanca kahvedeyiz gel” diye cepten arayan dostlarım olurdu. Mavi Mini şimdi emekli ve ABS Transport ile Türkiye yolcusu. Mini’ye ikinci hayatın kapısını aralayan ABS’den Abdullah Ermeç’e buradan teşekkür ediyorum.

Dostlar Korhan Gümüş’ün XXI Mimarlık, Tasarım ve Mekan dergisindeki yazısının özetini sunuyorum. İşte bizim İzmir’den yurttaşımız Issigoni ve Minilerin serüveni:

İzmirli mühendis ve tasarımcı Alec Issigonis, BK’de bir dönem en çok satan otomobil Austin Mini başta olmak üzere Morris Minor, Austin 1100 gibi daha birçok popüler otomobili tasarladı. Issigonis’in tasarladığı otomobiller petrol krizi sonrasında Avrupa’da başlayan az tüketen, küçük motorlu, ekonomik halk otomobilleri akımının öncülerinden sayılıyor.

Minilerin tasarımcısı İzmirli Alec

İzmirli Rum bir aileden gelen ve Türkçe bildiği basına yansıyan Isigonis’in dedesi ve babası Osmanlı döneminde İzmir’de dev bir sanayi kurmuş mühendislerdendi. 19. yüzyılda Ege bölgesinde gelişen en büyük sanayi kolunun, zeytinyağı fabrikalarının makinelerini üretiyorlardı. Bugün hâlâ onların ürettikleri yağ preslerine Ege adalarında, kıyılarında rastlamak mümkün. 1918’de aile İzmir’i terk ederek Malta’ya taşınır. Issigonis de eğitim için 1925’te Londra’ya gelir. Londra’da mühendislik eğitimini aile tecrübesi, çizim ve tasarım yetenekleriyle de birleştiren Issigonis, kısa zamanda kariyer yapar.

Issigonis, Alvis fabrikalarında işe başlasa da 1936’da daha çok küçük otomobiller üreten Morris’te süspansiyon sistemleri mühendisi olarak çalışmaya başlar. Morris için bağımsız bir süspansiyon sistemi geliştirir.Savaş yıllarında askeri amfibik araçlar tasarlar. İngiliz otomotiv sanayiinde el yapımı, çelik ve ahşap karkas üzerine giydirilen kaportalara sahip, şasili otomobillerin devri sona eriyordu. Çok sayıda üretebilmek ve ucuzlatabilmek için tümüyle preslenmiş çelikten, monokok gövdeli otomobiller tasarlamak gerekiyordu. II. Dünya Savaşı sonrasında otomobil satışları giderek arttı. Gelişen çelik sanayi ile birlikte otomobil ülkeler arasında önemli rekabet konusu halini aldı. Bu arada Morris ile Austin birleşmiş, kuruluş BMC (British Motor Company) adını almıştı. Issigonis’in kendi ekibiyle tasarladığı Morris Minor bir anda İngiltere’de en çok tercih edilen model oldu. Birçok ülkede (Avusturalya, Hindistan) üretilmeye başlandı. Bu başarıdan alınan cesaretle Issigonis ve arkadaşları çok daha radikal bir proje üzerinde çalışmaya başladılar.

Mini

BMC içinde yenilikçi deneyler üzerinde çalışan bir ekip oluştu. Issigonis ve arkadaşları motoru ilk kez boylamasına değil, enine yerleştirmeyi başardı. Bu küçük otomobilin dört tekerlekteki bağımsız süspansiyonları ve kaportasının alçak olması, diğerlerine göre daha iyi bir yol tutuş sağlıyordu. Mini bir anda Avrupa’nın en ço satan otomobili haline geldi. Mini yalnızca ekonomik, yenilikçi, kullanışlı bir otomobil değildi, artık bir moda ikonu haline gelmişti. Kullanıcıları arasında Beatles topluluğu ve aktör Peter Sellers, Dudley Moore, Steve Mc Queen gibi ünlüler bulunuyordu. Rolls Royce, Bentley, Jaguar gibi lüks tomobillere rağbet eden zenginler tarafından dahi kullanılır olmuştu.

Bir süre sonra Mini’nin pikap sürümleri de dahil olmak üzere sayısız varyasyonları geliştirildi: Safari tipi “Mini Moke”, itfaiye ve posta idaresi tarafından kullanılan “Mini Traveller”, arka kapılı “Mini Countryman” ve nihayet efsane “Cooper” modifikasyonlu versiyonu… Güçlü bir motora sahip olan bu model bu küçük otomobili bir anda ralli yarış otomobilleri kategorisine dahil etti. 1960’lı yılların ortasında ünlü Monte Carlo rallisinde arka arkaya şampiyon oldu. (Bugün bile hala Mini derken yanına “Cooper” eklenmesinin nedeni zannedersem motorunun farklı olmasından dolayı değil, rallilerdeki tanınırlığından dolayıdır.) 1959-2000 yılları arasında beş milyondan fazla üretilen bu otomobille çok yakın bir ilgisi olmasa da BMW çeşitli versiyonlarını 2003’ten beri üretiyor.

2760190cookie-checkİngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec
Önceki haberEVRAK İĞNELEME
Sonraki haberSibirya’da ölüm, Belmarsh’ta cinnet
FARUK ESKİOĞLU
Faruk Eskioğlu, (1958, Akşehir) gazeteci ve yazar. 1985'ten bu yana yaşadığı Londra'dan Türkiye'deki ulusal medyaya yönelik muhabirlik, temsilcilik yaptı. Londra'da yayınlanan Türkçe toplum gazetelerinde çalıştı ve bazı gazetelerin kuruluşunda yer aldı. Halen sosyolojik değeri olan haber ve araştırmalara ağırlık veren yazar, halen 2004'te kurduğu Açık Gazete'yi (acikgazete.com) yönetiyor ve köşe yazarlığını sürdürüyor.Eskioğlu, 13'üncü yüzyılın sonunda Horasan'dan Akşehir Maruf köyüne yerleşerek tekke kuran Hasan Paşa soyundan geliyor. Hasan Paşa'nın oğlu Şeyh Hacı İbrahim Veli Sultan'ın "Mülk Allahındır" felsefesiyle Anadolu'da bir ilk sayılan kendine adına kurduğu yoksullara yardım vakfı ise halen faaliyettetir.Eskioğlu, ilk ve orta öğrenimini Akşehir'de tamamladıktan sonra 1979’da AİTİA Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nu bitirdi. 1984’te Gazi Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’nde "master" yaptı. THA’da gazeteciliğe başladı. Aralık 1985’te kendi deyimiyle "siyasi sürgün" olarak geldiği Londra’da ilk 2 yıl baba mesleği kasaplık yaptı. İngilizce öğrendikten sonra medya okudu. Uzun yıllar Nokta dergisi İngiltere Temsilciliği, Hürriyet Londra bürosunda habercilik yaptı. Gazeteciliğin yanısıra 1986-98 arasında grafiker tasarımcı olarak çalıştı. Ayrıca pek çok siyasi afiş ve logo tasarladı.1998’de Türkiye’ye döndü. Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nde haberci ve star.com.tr’de ekonomi editörü olarak görev yaptı. “Basında etik ve toplam kalite yönetimi” üzerine araştırmalar yaptı, bu konudaki konferans ve panellere katıldı.Türkiye’deki 2001 ekonomi krizinde Londra’ya dönerek grafiker tasarımcılık ve gazeteciliği sürdürdü. Toplum gazetelerinden Olay’da genel yayın yönetmenliği yaptı. Londra’da ilk Türkçe internet gazetesini çıkardı ve toplum gazetelerine ilk ajans hizmeti sundu. 2004’te dünya haberleri veren acikgazete.com’u kurdu. İki ayrı toplum gazetesini yayına hazırladı. Türkiye’deki bazı tv kanallarına haber geçti, uzun süre Akşam Londra Temsilciliği’ni üstlendi.Londra'da 2004’te "İçimizden Birisi: Vanunu" başlıklı bir kısa film çekti. Londra'daki toplumu anlatması açısından bir ilk sayılan "Aşkolsun! Adı Aşkolsun" başlıklı belgesel romanı 2007’de Türkiye’de yayımlandı. Türkiye'den 150 ve Kıbrıs'tan 100 yıllık İngiltere'ye göçün anlatıldığı 3 ciltlik "Londra'da Bizim'Kiler" başlıklı araştırması 2019 sonunda çıktı. Eskioğlu’nun Su ve Defne (2004) adlı ikiz kızları bulunuyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.