Kuzey İrlanda’da bir ilk: Sinn Fein lideri Michelle O’Neill başbakan oldu

Arif BEKTAŞ / EVRENSEL Londra – Kuzey İrlanda’da 1998’den bu yana ilk kez Sinn Fein’in lideri Birinci Bakan oldu. Görev bir nevi başbakanlık anlamına geliyor ancak anlaşmalar gereği hükümeti iki parti eşit yetkilerle oluşturuyor.

Kuzey İrlanda, 108 yıldır özgürlük mücadelesi veren ve Birleşik İrlanda’yı savunan Sinn Fein tarafından yönetilecek.

“Kutsal Cuma Anlaşması” olarak tarihe geçen 10 Nisan 1998 tarihinde Birleşik Krallık ve Serbest İrlanda arasında imzalanan anlaşmaya göre, Kuzey İrlanda’da hükümeti iki partinin kurması gerekiyor. Bu partilerin biri “Katolik” biri de “Protestan” olmak zorunda. Asıl olarak “Özgürlükçüler” ya da “İngiltere yanlıları” olarak bilinen bu partiler arasından, seçim sonuçlarına göre birinci olan parti, başbakanlık anlamına gelen Birinci Bakanlık görevini üstleniyor. Birinci Bakanlık Yardımcılığında da karşı görüşü savunan en büyük parti olmak zorunda.

Özgürlükçüler son seçimde ilk kez Birlik yanlılarından (İngiltere yanlıları) daha fazla milletvekili çıkararak Birinci Bakanlık görevini yapmaya hak kazanmıştı. Fakat, AB ile Birleşik Krallık arasında imzalanan Brexit anlaşmalarının bazı maddelerine Birlikçiler itiraz etti. Bunun üzerine, İngiltere yanlısı Demokratik Birlik Partisi (DUP) hükümetin kurulmasına engel oldu ve 2 yıldan fazladır Kuzey İrlanda hükümetsiz kalırken, ülke Londra’daki Westmister Parlamentosu tarafından yönetiliyordu.

YETKİLERİ EŞİT

Kutsal Cuma Anlaşmasına göre, hükümeti kuracak olan iki partinin de yetkileri aynı. Birinci parti ile karşı partinin oy ya da milletvekili sayısındaki fark bu durumu değiştirmiyor. İki partinin liderlerinin onayı olmadan hükümet kurulamıyor.

Birinci Bakan ya da Birinci Bakan Yardımcısının yetkileri de eşit. Fakat, anlaşmanın yapıldığı 1998 yılından bu yana hep DUP Birinci Bakanlığı görevini yapmıştı. İlk kez Sinn Fein birinci parti oldu ve lideri Michelle O’Neill Birinci Bakan olarak göreve başladı. Bu durum özgürlükçülerin psikolojik olarak da üstünlüğünü gösterdi. Demokratik Birlik Partisi Lideri Emma Little-Pengelly ise Birinci Bakan Yardımcısı olarak hükümete dahil oldu.

BİRLEŞİK İRLANDA HAYALİ SONA ERMEDİ

“Paskalya Ayaklanması” olarak tarihe geçen 1916 ayaklanmalarında, İngiliz işgaline karşı mücadele eden İrlanda halkı, tüm İrlanda adasını İngiliz işgalinden kurtarmak istiyordu. Ayaklanma kanla bastırıldı ve önderleri meydanlarda halkların gözü önünde idam edildi. 12 Mayıs 1916’da idam edilenler arasında İrlanda Sosyalist Partisi’nin lideri James Connolly de bulunuyordu.

Bu korkutma ve sindirme çabalarına rağmen İrlanda halkının bağımsızlık mücadelesi devam etti ve 1980’lerde bu mücadele büyük çatışmalar doğurdu. İrlanda Kurtuluş Ordusu’nun (İRA) liderliğinde süren çatışmalarda binlerce insan hayatını kaybetti. İngiliz ordusu İrlanda’da defalarca katliamlar gerçekleştirdi. Buna rağmen mücadele devam etti ve İRA’nın bombalama eylemleri Londra’ya kadar yayıldı.

İRA’nın silahlı kanadın komutanlarından olan ve 2017 yılında hayatını kaybeden Martin McGuinness, Kutsal Cuma Anlaşmasına imza attı. McGuinness aynı zamanda İngiliz monarşisi (Kraliçe II. Elizabeth) ile ilk kez el sıkışan İRA’lı oldu. McGuinness, 1998’de yürütülen görüşmeleri İRA’nın siyasi kanadı olan Sinn Fein adına yapıyordu.

Son 26 yılda çatışmalar oldukça azalırken, Sinn Fein, Serbest İrlanda’da da faaliyetini büyüttü. Şubat 2020’de yapılan seçimlerde birinci parti olan Sinn Fein, İrlanda’nın iki bölümünde de en büyük parti olarak adada faaliyetini yürütüyor.

İki İrlanda’nın birleşmesi ve bağımsız bir ülke olması için mücadele eden İrlanda halkı, anlaşmalar, baskılar, taktikler ya da geçici çözümler ne olursa olsun, her zaman tam bağımsız bir İrlanda hayali kurmaya devam ediyor.

2754440cookie-checkKuzey İrlanda’da bir ilk: Sinn Fein lideri Michelle O’Neill başbakan oldu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.