Rakıya dair…

Rakıya kallavi bir zam yaptılar geçtiğimiz haftalarda…
Bu yüzden rakının tüketim hızı “şaşkınlık” ve “kızgınlık” anıdır diye yavaşlamış olabilir.
Ama zamanla bu psikolojik tablo eski haline nasılsa gelir.
Rakılar yine eski seviyesinde tüketilir.

“Tüketilir” derken bu kez, “içki mahalleri” konusunda alelacele yönetmelik değişti.
Değişmedi, değiştirildi…
Artık bundan böyle her yerde içki içilemeyecekmiş.
Batı ülkelerinde de aynı uygulama varmış.
Tabii palavra…
Yasağı getirenler her şeyi biliyor, halkımız aptal ya…

Neyse bu yasak da tüketimi etkilemez.
“İnadına” hız kazanabilir…
Zaten bazı sosyal paylaşım sitelerinde herkes hükümete kader kaldırmaya başladı bile..

Gelelim bu yasaklar karşısında rakı üzerine yapılan çeşitlemelere.
Yani rakının fazileti yine gündemde.
Buyurun Türk rakısı nelere kadir, hep birlikte bir göz atalım.

Kansas Üniversitesi profesörlerinden Edmond Riche’ nin yaptığı bir araştırmada anasonla ilgili çarpıcı araştırmalara ulaşılmış.
Özel bir işlemle üzüm suyu ile birleştirilen anasonun insan sağlığı
üzerinde inanılmaz olumlu etkileri varmış.
Benzer bir çalışmayı yürüten Manchester Üniversitesi bio-kimya dalı Profesörü Sir Alex Harley ise ,üzüm suyu ile anasonun en güzel bileşiminin Türk rakılarında olduğunu saptamış.

Harley’e göre bilinçli rakı tüketiminin yararları saymakla bitmiyor.
Rakı ; bir ya da iki duble içildiğinde:
Damarları açarak kan dolaşımını rahatlatıyormuş.
Tansiyon normal seviyesine geliyormuş.
Yeterli kan akışı nedeniyle beyin fonksiyonları hızlanıyor ve tüm vücut rahatlıyormuş…
Üzüm ve anason karışımı karaciğere yardımcı oluyormuş.
Stres sıfır noktasına iniyor ve stresten kaynaklanan çağımız hastalıklarına önemli bir darbe indirilmiş oluyormuş.
Dostlarla ( özellikle sevgiliyle ) birlikte alındığında mutluluk hissi maksimuma ulaşıyormuş.

Tavsiyeler kısmına gelince.
Rakının tüm bu yararlarına ulaşılabilmesi için 1-2 duble içimi
şart.
Üçüncü duble alındığında yukardaki yararların tümü nötrleşiyor ve DİKKAT 4. duble alındığında yukardaki yararlar tersine dönüyor ve zarar haline geliyormuş.

Rakının içim biçimi, zamanı, yiyecekler de önemli.
Rakı Türk usulü içildiğinde ( en az 4 duble, yanında bol meze ) tam bir zehir etkisi yaratıyor.
Rakı kışın saat 17.00de yazın 19.00da içilmeli.
Rakının yanında sadece domates-salatalık-beyaz peynir ve meyve olmalı. Yoğurt rakının tadını bozar. Tek bir ızgara balık da iyi gider deniyor.

Rakı yalnız içilmez mutlaka 1-2 dost olmalı. Rakı daha fazla kalabalığı sevmez.
Sevgiliyle birlikte içilen rakının tadına doyulmaz.
Rakı soğutularak içilir, buz atılmaz, zorunlu buz atılacaksa buzun erimesi beklenmeli aksi halde her yudumda rakının tadı bozulur.
Eskilerin deyimi ile dünyadaki en iyi ilaç:
Haricen rakı
Dahilen rakı imiş.…

Haydi şimdi kadehler havaya.
Sağlığınıza dostlar…
Her kim iseniz sağlığınıza…
Laiki, muhafazakarı, sunisi, alevisi…
Musevisi, Ermenisi, Dürzisi…
Türkü, Kürdü, Lazı-Çerkezi…Pomak’ı-Gürcüsü- Çeçen’i…
Şerefe…

Kim söylemişse “cuk” oturtmuş.
“Kötüler Tanrı’yı, Tanrı ise iyileri kullanır!..”

İçelim ağabeyler.
İçelim ablalar.
Şerefe.

1627760cookie-checkRakıya dair…

1 Yorum

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.