Bir siyasi parti bu kadar mı alçaklara düşer: işte Önder Sav CHP’si
Aynen aktarıyorum: “CHP Genel Sekreteri Önder Sav, “CHP’ye yönelik çok sistemli bir karalama kampanyasının, sindirme kampanyasının sürdüğü anlaşılıyor. Biz Cumhuriyet tarihiyle özdeş bir partiyiz. Hiçbir siyasal iktidar bugüne kadar bizi sindirememiştir, yıldıramamıştır” dedi. Sav, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün Baykal’a yönelik “vur” emri verdiğinin ifade edildiğini, Belediye Başkan Yardımcısı Osman Şevket Aslan aracılığıyla aralarında daha önce husumet bulunan ya da öyle olduğu sanılan organize suç örgütü lideri Mithat Yılmaz’a, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı her iki dizinden vurması için talimat verildiğinin belirtildiğini söyledi.
Sav, ihbarda belirsiz kaynaklı 300 bin dolar nakit paranın belediye kasasından alınarak Osman Şevket Aslan tarafından Yılmaz’a avans olarak verildiğinin aktarıldığını belirterek, ihbar mesajına atfen şunları kaydetti: “İşin bitiminde 450 bin dolar daha ödenmek üzere 750 bin dolara anlaşma hazırlanmıştır. Osman Şevket Aslan ile Mithat Yılmaz, yüzyüze olmadığı durumlarda kriptolu telefonlar ile bağlantı kurmaktalar. Mithat Yılmaz’ın iki adamında daha bu kriptolu telefonlardan bulunmaktadır. Telefonlar, Avukat Ayhan Kızılöz tarafından sivil bir istihbarat kurumundan sağlanmıştır. Osman Şevket Aslan, Mithat Yılmaz’a eylemle ilgili talimatı şu şekilde verdi. 1 numaralı Baykal’ın, 13 Nisan 2010 saat 18.30’da Avrupa Parlamentosunda Genişlemeden Sorumlu AB Komiseri Stefan Füle ile görüşeceğini, bu görüşmeyi engellemelerini ve Baykal’ı her iki dizinden vurmaları talimatını vermiştir.”
Gerçekten bir siyasi parti bu derece mi alçalır?
Avrupa’da genel bir kuraldır. Kanıtlanmayan bir suçtan dolayı kimse suçlanamaz! Hele böyle siyasi düzeyde daha ilk duyulurken inanılması imkansız bir ihbarı duyup birini suçlamak en büyük sorumsuzluktur!
Önder Sav acaba kendisi bu ihbarda anlatılanlara inanıyor mu?
Hangi aklı başında politikacı böyle bir ihbarı duyduğunda inanır? Halk dilinde buna “kalbi kötü olan” derler.
Akıl var mantık var. CHP’de hiç mi aklı başında biri yok? Böyle bir ihbar geldiğinde politik olarak en büyük düşmanınız bile olsa adı geçen muhalifinizi arar ilk onunla konuşur hatta oynanan oyunlarla ilgili onu da uyarırsınız.
Demek ki bu kadar basit CHP’yi inandırmak. Bir ihbar ve iyi bir senaryo yetiyor basın karşısına çıkıp rakiplerini karalamaya!
Olacak iş mi? Hangi aklı başında politikacı rakibini vurdurmak için böyle yasa dışı işler yapar?
Ama acı olanı bunu duyan Önder Sav isimli malum şahsın hemen ortalığı karıştırması. Halbuki hemen Mustafa Sarıgül ile temasa geçse ve birlikte Emniyet Müdürlüğü ile görüşseler belki de olayın ustaca hazırlanmış bir provakasyon olduğu ortaya çıkacak.
Ama hayır! Önder Sav ve onun gibiler akıllarınca Deniz Baykal ile ilgili olarak ortaya atılan ve gerçek olduğu konusunda herkesin şüphelerinin olduğu bir “seks kasetini” unutturma sevdasıyla Mustafa Sarıgül’e çamur atmaya kalkıyorlar.
Yuh böyle siyasetçilere!
Halk aptal değil. Her şey ortada. Eminim daha düne kadar Mustafa Sarıgül’e oy vermeyecek bir çok CHP’li bile artık oylarını ona verecektir. Çamur atmanın,yargısız infazın bu kadarı da olmazki!
Aklıma her şey gelirdi ama Önder Sav’ın çıkıp da “Sarıgül Baykal’ı dizinden vurduracak” iddiasıyla gazetecilerin önüne çıkması gelmezdi.
Türkiye Politikası bu derece “belden aşağı” düzeyi hak etmiyor.
Avrupa’da sosyaldemokratlar gülsünler mi, ağlasınlar mı bilmiyorlar!
Sosyalist Enternasyonal üyesi bir partinin iki numaralı adamı yine daha düne kadar kendi üyeleri olan yeni rakiplerinin “vur emri” verdiğini anlatıyor kameralara!
Böyle bir iddia Emniyet tarafından arkasında neler olduğu ortaya çıkarılmadan Önder Sav tarafından kullanıldığı gibi kullanılıyorsa bu “ahlaksızca” etik dışı bir tavırdır. Asıl tetikçi bu şekilde sadece bir ihbara dayanarak rakibini hedefleyendir.
CHP’ye çok yazık. Nasıl parti yöneticileri var? Türkiye’nin ana muhalafetinin başında olanlar durumun ne derece hazin olduğunu da belgelemekteler! CHP’ye yönelik kampanyalardan yakınan Sav aslında artık CHP’ye yönelik en büyük tehlikenin kendisi olduğunu kanıtlamıştır!
CHP’nin 22 Mayıs Kurultay’ında Sav gibi yöneticilerden arınması artık bir “olmazsa olmaz” haline gelmiştir. Hem CHP hem de Türkiye için bu kaçınılmazdır.
Sav gibi yöneticiler olduğu sürece Allah tüm CHP’lilerin yardımcısı olsun!
