Toplumun ruhu kahramanlardır!

Kahramanlar, toplumun ruhunu temsil eder. Dengelerin var olduğu sürece de kahramanlar varlığını koruyacak ve yeni kahramanları yaratacaktır. Her dönem; eski kahramana, zamana uygun ruh verilerek yeniden üretilecektir. O yüzden eski kahramanlar, ilk hallerinden çok farklı olarak, yaşamın içinde kulaktan kulağa aktarılarak yaşamaya devam ediyorlar.

Toplumun ruhu ne zaman dinlenecek? Bu soru; toplum içinde dengelerin tamamı ile kalktığı zamana denk gelir diye kısaca cevap verebiliriz. Toplum içinde dengelerin eşit olmaması yüzünden, her dönem kendisine uygun toplumsal sözleşmeleri yaratır, tıpkı kahramanların yaratılması gibi. Kahramanlar, genellikle ezilen kesimi temsil eder ve ezilen kesim her zaman çoğunluğun sesidir. Ezilen kesimi temsil eden kahramanların kökü çoğu zaman ezen kesimden gelir. Bu çelişki gibi durur, çünkü ezilen kesim kendi içinden gelene o kadar büyük anlamlar yüklememe eğilimindedir.

Kahramanların geçmişte yaşayıp yaşamaması da önemli değildir, önemli olan toplumun ruhunu taşıp taşımadıklarıdır. O yüzden kahramanların gerçek yaşamlarını kimse merak etmez, hatta onların yaşayıp yaşamadığını birkaç meraklı dışında kimse sorgulamaz.

İnce Mehmed bir roman kahramanıdır, fakat o, o şekilde nüfus etmiştir ki, gerçekten yaşadığına inanılır. Bir dönemin ruhunu sembolize eden bu kahraman, bugün daha farklı bir şekilde ele alınıp yeniden yorumlanmayı beklemektedir. Yeniden yorumlananlar ise, yeni tutkuları ve acıları da beraberinde taşır. Toplumun ruhu, kahramanlar sayesinde sakinleşir ve huzur bulurlar, çünkü yaşadıkları ve inandıkları karanlık çağın çıkış noktasını ve ümidini o kahramanlar topluma sunarlar, bir anlamda çoban yıldızı gibidirler.

Kahramanların aşkları vardır, çoğu zaman içinde seks barındırmayan büyük bir tutku şeklindedir. Fakat bu bütün kahramanlar için geçerli değildir. 1001 gece masalları içinde yer alan kahramanlar için cinsellik; bir tutku değil, bir doyum olabilmektedir. Toplum kendisini nerede aç hissediyorsa, o aç hissedilen alan; kahramanların yaşamı içinde doyulur ve hayal gücünün en son noktasına doğru yol alınır.

Eski çağlarda kahramanlar, belirli coğrafya ile sınırlı yaşarken, bugünkü kahramanlar üniversal çapta ve toplumların üstünde sunulmaya özen gösterilir. Fakat yaşam içinde karşılıkları olmadığı için, onların hikayeleri fantezi filmlerin etkisi kadardır ve toplum için ruh olma özellikleri yoktur. O kahramanlar, geçmişte yaşamış toplumun ruhunu sembolize eden kahramanların hayat hikayelerinden ödünç alarak, kolaj biçimde yeniden yaratılmışlardır. Filimler gösterimde olduğu sürece ilgi görür ve kısa sürede unutulur, ta ki, yeni bir versiyonu yeniden sürümüne kadar.

Dünya üzerinde erk sahibi olmak isteyenler, bu kahramanların etkilerinden reklam amacı ile yararlanmak istemişlerdir. Fakat toplumun ruhu bu ticari araca yüz vermemiştir, sadece küçük gülümsemeler içinde kalmıştır. Bu durum da istisnai durumları mevcuttur. Örneğin Noel Baba sembolü bir cola firmasının reklam aracı olarak üretilmiş ve bütün dünyada kabul görmüştür. Yeni döneme uygun bir kahraman, her topluma göre biçim değiştirmesine rağmen, genel karakterinden ödün vermemiş şekildedir. Amacından başka anlamlar yüklenerek toplum reklam aracını boşa düşürmüştür.

Bazı kahramanların yüzleri belirli değildir, her toplumda ayrı bir yüz ile kendisini ifade eder. Her toplum içinde üretilen resimlerde, ayrı ten rengi ve biçimi ile üretilen evrensel kahramanlarda mevcuttur. Bu kahramanlara kutsallık verilerek dokunulmaz kılınmıştır. Fakat bu dokunulmaz olan kahramanlarda, zaman içinde değişmekte ve yerini yeni dokunulmaz kahramanlara bırakabilmektedir. Zeus bugün dokunulmazlığı olmayan bir kahramandır ve Zeus’un hikayeleri tarih sayfaları içinde kalmıştır. Toplum içinde yaşayan parçaları ise, başka kahramanların vücutları içinde, ruhunu yaşatır. Kahramanlar değişen toplumlara göre, geçmişin ruhunu yaşayarak taşır ve bu sayede geçmiş ile köprü görevlerini de görürler.

Yeni kahramanlar üretiliyorsa eğer, o toplumda eşitsizliğin varlığının kanıtıdır. Dengeler kavramı eşitsizlikler üzerine durur! Kahramanlarda bu eşitsizliği ezilen lehine çevirmek için kavga etmeye devam eder. Bir anlamda denge kurmak için, sınıflı toplumu, kategorize edilmiş toplumları sıfırlamak için kavga eder… Kulaktan kulağa gelen hikayelerde de kavgaları, mücadeleleri yaşamaya devam eder…


—————————————
http://cemoezkan.blogcu.com

1586300cookie-checkToplumun ruhu kahramanlardır!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.