Farklı konularda yazılar yazarken birden içimden bir ses ya genç arkadaşım, canım benim, gülüm, sen Dubai’de yaşıyorsun, yok buradaki alışverişmerkezleri yok efendime söyleyeyim arabalar daha olmadı binaları anlatıyorsun, kafana esti değişik konulardan bahsediyosun ama Allah aşkına orada Turkiye Cumhuriyeti vatandaşları yokmu, ne yapar bu insanlar, nedir onların sosyal hayatı, ne yerler ne içerler, 55 derece sıcağa gül gibi ülkeyi bırakıp niye giderler, bi anlat öğrenelim diye bütün cümleyi bir anda söyledi, bende dehşetle dinledim. Ama hak verdim içimdeki sese yani ve dedim ki; de hadi anlatayım bari…
Hemen buradaki demografik yapımız hakkında size kısa değerlendirmelerde bulunarak başlayayım;
– Oncelikle Dubai’de yasayan vatandaşlarımızın çok buyuk bir kısmı en az universite mezunu. Evet, dunyadaki Turkiye Vatandaşlarının yaşadığı yerler arasında en fazla okumuş insan oranına sahip yerlerden birisi burası. Aslında bu bütün GCC üye ülkeleri için geçerli. Yetiştiriyoruz, gönderiyoruz buralara.
– Bir diğer ilgi çekici husus, buradaki yurttaşlarımızın çok büyük kısmı inşaat mühendisi. Nedeni ise çok hızlı yapılaşma sonucu gerekli firma açığını Türk Firmalarının doldurmuş olması ve onların kendi mühendislerini buraya getirmesi. Kısacası ITÜ ve YTÜ İnşaat Mühendislikleri Dubai’ye çalışıyor dersek herhalde abartmış olmayız.
– Sonraki özellik ise buraya gelen yurttaşlarımızın hernedense kendi yurttaşlarından kaçmaları (konuyu ilerde bağlamak üzere kapatıyorum)
– Demografik yapının genel özelliklerinden birisi olan yaş ortalamasının ise emin olamamakla birlikte bilimsel hiçbir temel dayandırmayarak 33-35 aralığında olduğunu tahmin ediyorum. Cem Yılmaz’ın Türk Telekom reklamlarındaki sistematiği kullanırsak sonuç % 100 doğru –en azından anakütleden benim çevremde seçeceğim örneklem için böyle ki kesinlikle tamamı temsil yeteniğine sahip olmayan bir örneklem -
– Başka önemli bir husus ise maaşlar. Buraya gelen vatandaşlarımız genelde iyi pozisyonlar için geldiklerinden, ortlama gelirleri diğer birçok gruptan daha fazla. En azından Orta Doğu ve Uzak Doğulu gruplardan.
Kısaca ne tür insanlar yaşar burada bizim ülkemizi terk-i diyar eyleyen sorusuna cevap aradıktan sonra gelelim başlığımızın altını doldumaya. Yoksa bu ne perhiz bu ne lahana turşusu, başlıkla konunun alakası nedir diye söylenmelerin başlaması içten bile değildir.
Dubai’de yaşayan Türkiye Cumhuriyet’i vatandaşlarının oluşturduğu tek legal Sivil Toplum Örgütü (STK) Türk İş Konseyi’dir ve onunda birincil amacı isminden de anlaşılacağı üzere yatırımsal konulardır. Ancak, başarılı bir şekilde örgütlenmeyi yürüten Türk İş Konseyi buradaki sosyal projeler üretecek STK açığını görmüş olacak ki üye olarak iş adamı olmayan, burada yaşayan bütün T.C. vatandaşlarını kabul etmekte ve organizasyonlarına herkesi davet ederek dayanışma kültürüne destek olmaktadır. Konu ile ilgili olarak her ay kokteyller düzenleyerek insanları biraraya getirmeye çalışmaktadır. Bu konuda da olduça başarılı olduklarını itiraf etmekte fayda var.
STK statusünde resmi olarak listenemeyecek başka grup ise www.yahoogroups.com bünyesinde Sayın Mehmet Can Eronat taraından oluşturulan Bilgi Dubai’dir. Bu grubun amacı Dubai’de yaşayan T.C. vatandaşlarının ihtiyaç duydukları bilgilere, doğru şekilde ve ihtiyaç duydukları anda ulaşmasını sağlamaktır. Grup içerisinde bilgi içermeyen mesajlara (fıkra, slayt gösterisi, 10 kişiye gönder köşeyi dön) şeklinde yazışamalara, politik atışmalara kesinlikle izin verilmemekte ve sıkı bir moderasyona tabi tutulmatadır. Gruba ait www.bilgidubai.com isimli bir internet siteside yer almaktadır. Son zamanlarda yaklaşık 450 gerçek tekil üyeye ulaşan bu grup, gerçekleştirdiği organizasyonlar ile yurttaşlarımızı hiçbir maddi kaygı içermeden biraraya getirmekte, onlar arasındaki dayanışmanın artmasına katkı sağlamaktadır.
Bir diğer internet tabanlı örgütlenme ise Sultans of Dubai’dir. Buraya sadece Dubai’de yaşayan bayanlar üye olabildiği için size çok fazla detay veremeyeceğim malum anlayacağınız üzere. Ama duyduğu kadarı ile çok sağlam dedikodu varmış.
Kısaca konuyu toparlayacak olur isek, dünyanın veya Türkiye’nin en elit üniversitelerinden mezun olan Dubai’de yaşan vatandaşlarımızın sadece bir adet legal ve iki adet illegal (illegal kelimesini resmi olmayan anlamı ile kullanıyorum) STK’sı vardır ki, internet tabanlı olanlar daha STK statüsünde sayılmamaktadırlar. Bu bize sivilleşmenin sadece eğitim ile olmadığını, bunun için daha farklı özellikler gerektiğini açıkça gösteriyor. Eğer öyle olsa idi 6.000’den fazla yurttaşın yaşadığı şehirde daha fazla çalışma olurdu sanırım. Insanların en azından kucuk bir kısmının, hayatlarının belirli farklı değerlerinden vazgeçerek, toplumsal değer yaratmak adına ve toplumsal gelişime katkıda bulunmak adına elini taşın altına sokması gerekiyor. Umarız bu sayı, burada yaşayan vatandaşlarımızın duyarlığı ve gerçekleştirlen aktivitelere destek ile daha da artacak ve demokratikleşmenin, dayanışmanın en güzel örneklerinin sunulduğu ve diğer ülkelere yol gösterebilecek örgütlenmeler burada gerçekleştirilebilecektir.
Yoksa hiçbirimizin seçimleri, alınan sonuçları, toplumu, sistemi eleştirmeye hakkımız olmaz. Bunları eleştirme hakkımızı elde etmek adına Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin de sık kullandığı sloganda belirttiği üzere Sorunun Değil, Çözümün parçası olmalıyız…
Hepinize mutluluklar diliyorum…
