İngiltere’de yaşayan Türkçe konuşan toplum ayaküstü kebap yiyeceğini İngilizlere sevdirmeyi başardı. İngiltere çapında yıllık 5 milyar Sterlin’lik bir bütçeye sahip olan 40 bin kebapçı bulunduğu sanılıyor. Londra’nın her sokak başında kebapçı görmeniz mümkün. Çoğu Türkiye’den gelen göçmenlere ait kebapçıların sayısı ve iş kapasitesi McDonald’ların çok üstünde.
Açık Gazete’ye demeç veren kebapçıların derneği “National Association of Kebab” Başkanı Taflan Dikeç, 2012 Olimpiyatları’nın kebabın tanıtımı ve kazanca dönüştürülmesi için bir fırsat olduğunu söyledi.
Dikeç Açık Gazete’ye
“Özellikle olimpiyatların Türkçe konuşan toplumun yoğun yaşadığı ve kebabçıların en çok bulunduğu Doğu ve Kuzey Londra’da yapılmasının planlanmasının kebapçılar tarafından bir fırsat olarak görülüyor. Kebap sektörü aktif ve atak bir sektör. 100-150 bin çalışanın yaklaşık yüzde 98’i etnik kökenden geliyor. Olimpiyatlar sektörü daha da canlandıracaktır” diye konuştu.
Dikeç, Kebapcılar Derneği olarak Olimpiyat Komitesi’ne başvurarak olimpiyatlar zamanında yiyecek ve içecek sağlanması ve denetimi konusunda aktif rol almak istediklerini de sözlerine ekledi.
ÜÇÜNCÜ EV SAHİPLİĞİ
Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin Singapur’da yaptığı oylama sonucunda, Londra 2012 Olimpiyat Oyunlarını düzenlemeye hak kazandı. Londra’nın finalde elediği güçlü rakipleri arasında Paris, Moskova, New York ve Madrid bulunuyordu.
İstanbul finale kalamamıştı. İngiltere’nin başkenti, Olimpiyat Oyunları’na daha önce 1908’de, son kez ise 1948’de evsahipliği yapmıştı. Kararın açıklanması ardından, Singapur’daki Londra Olimpiyat Komitesi Heyeti ve İngiltere’de dev ekranlarda oylama sonucunu izleyenler coşkulu kutlamalara başladı. Londra’nın merkezindeki Trafalgar Meydanı ve Olimpiyat tesislerinin kurulacağı Stratford bölgesinde büyük kutlamalar yapıldı.
Kararın açıklanmasından hemen sonra, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne bağlı gösteri uçakları, İngiliz bayrağının renkleri olan kırmızı, mavi ve beyaz dumanlarla Trafalgar Meydanı üzerinde alçaktan uçuş yaptılar.
İngiltere Başbakanı Tony Blair, İngiltere Olimpiyat Heyeti’ni ve Belediye Başkanı Ken Livingstone’u kutladı ve gösterdikleri olağanüstü çalışmalar nedeniyle övdü.
Blair, “Bir başbakanı hergün havaya sıçrayıp sevinç kutlamaları yaparken göremezsiniz” dedi. Belediye Başkanı Livingstone da, Olimpiyat tesislerinin Londra’nın en yoksul bölgesinde inşa edileceğini, bunun, kuşaklar boyunca fayda sağlayacağını söyledi.
OLİMPİYAT KAZANÇLI MI?
Dünyanın ilk kapitalist ülkesi İngiltere’deki basın “Olimpiyatların spora katkısı ne olur?” sorusundan önce “Olimpiyatlar kazançlı mı?” sorusuna yanıt aradı.
Blair, İngiltere Olimpiyat Komitesi’ne 1012 Olimpiyatları’nı Londra’ya kazandırmaları için özel emir verirken olimpiyatların başta turizm olmak üzere ekonominin canlandırılmasına katkıda bulunacağı ve işsizliği azaltacağını söylemişti.
Sporcuları ağırlamak için, Olimpiyat tesisleri, ulaşım ve diğer altyapıyı yenilemek için harcanan milyarlarca doları bu kazançla kat kat çıkaracaklarını düşünülüyor.
Kentlerine akın edecek turistlerin, sponsorların, kalıcı altyapı yatırımlarının ve tanıtımla gelecek fırsatların ekonomilerini ihya edeceği hesaplanıyor.
Tarihte her ne kadar Montreal ve Atina olimpiyatlarda zarar etse de Los Angeles, Barselona ve Sidney’in büyük kazançlar sağlandığı biliniyor.
İngiltere’de Livingstone, Londra’nın hazırladığı projeyle, kullanılmaz durumdaki 200 hektardan fazla alanın, Avrupa’nın en gelişmiş parklarından birisine dönüştürüleceğini, beş binden fazla da konut inşa edileceğini belirtti. Maddi yan bir yana bırakılırsa Londra’nın olimpiyatlar nedeniyle spor tesisleri, yeşil alan ve konutlar kazanması en büyük kazanç sayılacak.
AÇIK GAZETE: Olimpiyatlar üçüncü kezLondra’da yapılacak… Zengin 8’ler (G-8) Toplantısı’nda da Afrika’ya yardım ele alındı. Oysa Afrika’nın gerçekten kalkınmasını isteniyorsa Olimpiyatlar’ın zengin ülkeler yerine bütün Afrika’yı kapsayacak biçimde yapılması istenebilirdi. Burada da G-8’lerin Afrika’nın kalkınmasında samimi olmadığı ortaya çıktı denilebilir…
