Nazım’ın hiç duyulmamış iki şiiri

“Bir ucu bir kuyuda kaybolan rüzgârlı bir şosede
Bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak
Yüzü saçlarıyla örtülü kavuşma saatımızın
Bir de ağır yürüyor ki deli olmak işten değil”

“Bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak
Ben de telefon direğine bağlıyım kollarımdan
Yüreğim de yorgun mu yorgun duracak nerdeyse
Bir de alnıma bir su damlıyor aynı yere artsız arasız
Bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak”

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun, oğlu Mehmet ve gelini Hughette’e vasiyet ettiği kayıttaki ses Nâzım Hikmet’e ait.

“Ben de seni düşünüyorum da seni düşünüyorum
Ben de seni düşündükçe o da ağırlaştırıyor
Yürüyüşünü bu böyle giderse yıkılabilirim direğin dibine
O yanıma varmadan”

1960’ların teknolojisi ile makara banda kaydedilmiş ses kayıtlarının hikayesi ise ilginç…

Nâzım Hikmet ve ünlü şair Bedri Rahmi Eyüboğlu elli yıl önce Paris’te bir araya gelir.

Nâzım tam elli yedi şiirini teybe okur ve Eyüboğlu’na bu bantları teslim eder…

Ünlü şair ülkeye dönerken yasaklı şair Nâzım Hikmet’in kayıtlarına el konulmaması için özel tedbir alır.

Bedri Rahmi Eyüpoğlu da kayıtları oğlu Mehmet ve gelini Hughette Eyüboğlu’na bırakır.

Hughette Eyüboğlu, Paris’teki kayıtların üzerinden elli yıl geçtikten sonra saklanan şiirlerin “gün ışığına çıkmasının zamanı gelmiştir” diyerek harekete geçer. Kayıtları Yayınevine teslim eder.

Böylelikle Nazım Hikmet’in şiirleri ortaya çıkar.

717280cookie-checkNazım’ın hiç duyulmamış iki şiiri

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.