Dünya malı

İnsanlarımızın birçoğu hayatta sahip oldukları zenginliğe güvenerek insanlarımıza tepeden bakabiliyor. Altmış yetmiş sene ötesini düşünemiyoruz.
İşte dünyanın starı ( yıldızı) demek olan herkes onun hayatına özenirken, yemesini, içmesini, moda olarak giyimini takip edenler, taktığı gözlükten alanlar, sonumuzun ne olduğunu anladık.
Havaalanlarında uçaktan indiği saatlerde muhteşem kalabalıklar tarafından karşılanan, sevenlerince alkışlarla coşturulan dünyanın servetini ayaklarının altına sermek isteyenlerin olduğu insan ahrete göçtü.
Özendiğimiz, onun yerinde olmak istediğimiz dünyanın tanınan anlı şanlı kişisi olmayı çoğumuz gönlümüzden, niyetimizden geçirmişizdir.
Önde olan kişiler eleştirilir, örnek alınır. Sınır yoktur taklit konusunda. Her alanda çoğumuz bu tür kişi ve yıldızları örnek kabul ederiz.
İletişim araçlarının etkisini burada açıkça görmekteyiz. Yetişen çocuklarımız hiç sorgulamadan bizim hayat kurallarımıza uyar mı, uymaz mı endişesi taşımadan hemen o kişi gibi olur giyimde.
Yaşadığı ülkeyi kültürü sorgulamadan bakmışsın ünlü kişinin hoşuna giden yönünü taklit etmeye başlamış.
Tavırlarına bakarsınız aslında size çok yabancı olmasına rağmen hayat tarzı bakmışsınız kendi öz çocuğunuz televizyon kanallarında gördüğü herkesin hayran olduğu kişi gibi davranmaya başlamıştır.
Televizyon ve iletişim araçları bir nevi kültür aktarmaya vesile olmuş oluyor. Ölen sanatçının kendi alanında müzik konusunda çok popüler birisi olduğunu okudum.
Dikkatimi çeken bir haber okudum. Dünya malını sadece biriktirmenin sonunu ibretle okudum. Daha cenaze kabre konmadan mal kavgası başlamış.
Buradan bizlerde ders çıkartabilirsek ne mutlu?
Zengin ve müreffeh hayat yaşayanların ölümlülerinden sonra malları varisleri arasında tüm dünyada kavga sebebi oluyor. İnancımıza göre ölen kişinin malını acılar hafiflediğinde paylaşılır.
Sadece mal sahibi olarak senin canından, kanından da olsa, evlatların senin ahretini hiç mi hiç düşünmüyorlar.
Cenazenin defnedilmesini bırakıp mal kavgası başlıyor. Bazısı aşikâr, bazıları da gizliden gizliye oluyor mal kavgalarının, insan böyle bir varlık.
Çok karmaşık yapısı olan, üzülen, kavga eden, hırslı olan, herkesin huyu farklı. Ancak dünya malı söz konusu olunca üç aşağı beş yukarı aynı tavırı takınıyorlar.
Mal sahiplerinin böyle öldükten sonra hayır yapacaklar diye bekleyeceklerine, ölmeden kendi isimlerine hayırlarını yapmalıdırlar.
Dünya malı işte acıyı bile unutturuyor. Senin için tüm fedakârlığı yapmış olan yüce insanları kavgayla gürültüyle, yok mal benimdi, senindi kavgalarıyla rahat bırakmıyoruz.
En güzeli ölçülü olmaktır. Malımı sağlığımda ölümümden sonra bana faydası olacak yerlere sarf etmeliyim.
Ailemin geçimini temin ettikten sonra onlara karşı asli vazifemi de yapmalıyım. Ondan sonra da gerekli yerlere gerektiği miktarı bağışlamalıyım.
Şan, ün, nam, alkış, ışıklar, pırıltılar, lüks elbiseler, en seçkin aççıların pişirdiği yemekler, tüm dünya malı yalan oluyor. Onlarda sala da yok. Kendilerince mezara koyacaklar. Mal konusunda belki dünyada kalanlar kavgayı azıttılar bile.
İbret alabilsek…

740630cookie-checkDünya malı

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.