Erkeklik

9 Mart Çarşamba günü “Biz Erkek Değiliz İnisiyatifi” (BEDİ) nin çağrısı ile bir çok kadın ve erkek bir araya gelerek İstanbul Galatasaray meydanında bir basın açıklaması yaptı. Burada toplanan erkekler 8 mart hakkında kadınlara değil, 9 mart ve geriye kalan 363 gün hakkında erkeklere seslendi; “erkekler gözlerinizi açınız ve ellerinize bakınız istisnasız hepimizin ellerinde kan var… belki bazılarımız itiraz edecektir, ‘ben kimseyi öldürmedim’ diye. Bir sevgili, eş, baba, kardeş, asker, namus bekçisi olarak yaşarken, aralıksız olarak katiller üreten erkekliğe sahip çıktığımız, onu yüceltip, koruyup kolladığımız her an, istisnasız hepimizin elleri kana bulanıyor (…) Oysa bu bir kadar değil. Bizler, erkekler, toplum, aile ve devlet tarafından bize öğretilmiş ve sürekli dayatılmakta olan bu erkekliğe karşı çıkabiliriz; çıkmalıyız; çıkıyoruz. Bizler, erkek olmayanı ezmeyi, sömürmeyi, yok saymayı kendinde hak gören ve adına erkeklik denen bu tahakküm sistemini ayakta tutan birer çivi olmayı reddediyoruz (…) İlan ediyoruz ve diyoruz ki taciz, tecavüz, şiddet, cinayet erkeklikse, biz erkek değiliz!”

Pippa Bacca dünya barışına katkı yapmak amacıyla 8 mart 2008 tarihinde italya’nın Milano kentinden yola çıktı. Acımasız “erkekler dünyasında” tek başına otostop yaparak Tel Avive gitmek isterken 31 Martta Gebze de kayboldu. Tecavüz edildi ve öldürüldü.

İtalyan sanatçı Pippa Bacca’nın tecavüz edilerek öldürülmesine karşı ortaya çıkan tepkilerin ardından kendi tavrını ortaya koymak isteyen bazı anarşist/anti-otoriter erkeklerin çağrısıyla, 19 Nisan 2008 Cumartesi akşamı Galatasary lisesi önünde başlayıp Taksim meydanına kadarbir yürüyüş gerçekleştirildi. Etkinlik 50′nin üzerinde anarşist, anti-otoriter, sol ve muhalif erkeklerin katılımı ve bir o kadar anarşist ve feminist kadının desteğiyle olmuştu.

Bu eylemin ardından bazı anti-otoriter erkekler “Biz Erkek Değiliz İnisiyatifini” oluşturdular.

“Pippa, kendi doğruları uğruna kendini bu erkek hoyratlığının içine salıvererek hayatına mal olan bir risk almıştı. Bizler bu erkekliğin bir parçası olarak kalırsak, şüphesiz aynı suça ortak olmuş olacağımızı biliyoruz, hissediyoruz. Biz de korunaklı erkeklik zırhımızdan sıyrılıyoruz ve geçmişimizdeki binlerce, onbinlerce eziyet, tahakküm, işkence, tecavüz ve cinayet suç ortaklığı için de özür diliyerek, ele güne karşı ilan ediyoruz ki:

Biz Erkek Değiliz !

Bize yüklenmiş ve zaman zaman gereklerini yerine getirdiğimiz toplumsal cinsiyet rollerini oynamak istemiyoruz.

Tecavüz etmek erkeklikse BiZ ERKEK DEĞiLiZ!

Namus-töre bekçiliği yapmak erkeklikse BiZ ERKEK DEĞiLiZ’

Öldürmek erkeklikse BiZ ERKEK DEĞiLiZ!

Homofobik olmak erkeklikse BiZ ERKEK DEĞiLiZ!

Hayatı ve sokakları kadınlara dar etmek erkeklikse BiZ ERKEK DEĞiLiZ!”

Toplumdaki hakim erkeklik cinsiyetçidir. Homofobik olan hakim erkeklik dayatılmış cins kimliklerini ve otoriteyi güçlendiriyor.

Her yer erkek kabul edilebilmek için zorba, militarist, tahakkümcü erkek tiplemeleri ile dolu. Bu hakim erkek tiplemesi yüksek sesle höykürmeyi, küfretmeyi, korkutmayı, sindirmeyi, acımasız olmayı, öldürmeyi ve kahramanlığı var oluşunun esası sayıyor. Götünü kollayan, penisini yücelten, uçanı kaçanı becermeyi içine sindirmeye mecbur erkekler o kadar çok ki…

“Biz Erkek Değiliz İnisiyatifi”, erkek olmanın bu dayanılmaz hoyratlığına artık tahammül edemiyor ve bize dayatıldığı gibi erkekler olmayı reddediyor.

Biyolojik kategori olarak erkekliği değil, dayatılan erkeklik hallerini ve biçimlerini aşmayı amaçlıyor.

753970cookie-checkErkeklik

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.