Ki bu dengeler, RDKM’de düzenlenen abartılı uygun adımla, 2071 kişinin AKP’ye geçiş seremonisine bakarsanız, ilk bakışta AKP’nin lehine gelişiyor gibi görünmekte… 8′ i Yalova Belediye Meclisi Üyesi, 1′ i Yalova İl Genel Meclisi üyesi, 5′ i muhtar, 6 ‘sı Oda Başkanı olmak üzere, 2071 hesaplı kişinin AKP’ye geniş bir katılımı oldu…
Debisi bozuk sular, alüvyonları da beraberinde sürüklerler ama bu atıklar dereağzını tıkadıklarında o şuursuz akan sular denize kavuşamazlar. Zaten debiyi bozan da, “devletin malı denize“ kavuşma coşkusu ve engin sulardan nemalanma ihtirasıdır çokça… Hangisinin “ aman ülkemin enerjisine katkım olsun ! “ diye aktığı görülmüştür ki şimdiye kadar?
Yakup KOÇAL AKP’ye katılmadan önce, bir muhtarlığımızı ziyarete geldiğinde, “ CHP ve AKP Genel Merkez’lerinden kendisine partilerine katılması için teklif geldiğini, AKP İl Başkanı ve milletvekilinin ellerinde kırmızı halı ile kendisinin peşinden koştuklarını, ancak CHP İl Başkanı ve vekilinin kendisini istemediklerini “ söylemişti hazerun önünde…
Demek ki ortada kalan oyuncu, kumda oynamak yerine, en azından anne liginde barınmak için, günün güçlü görünen takımını seçti… Ya da başka bir deyişle, AKP, CHP’nin istemeyip elediği oyuncuyu transfer etti…
Gerekçelerinde kendince haklıydı CHP… Çünkü bireysel güdüme dayalı takım değiştiren oyuncunun manevraları, bundan dolayı oyuncuyu yaftalıyor ve bu da itibar kaybını, yeni takımına beraberinde götürmesi anlamına geliyordu.
Şimdi AKP, Koçal’ı transferiyle kaybettiklerini iyi hesaplamalı. 2009′ da kalben ya da kerhen CHP’li olup KOÇAL’a oy veren yaklaşık 5000 seçmen onlar için zaten kayıp sayılmaz… ama aleyhte pekiştiler, çoğaldılar ve karşı duvara çimentolandılar. MHP’li olup KOÇAL’a oy verenlerin büyük kısmı, Demokrat Parti’li olup KOÇAL’a oy verenler artık Koçal ile beraber AKP’nin de perçinlenmiş kayıpları… aday yapılsın yapılmasın…
Şunu da hatırlamakta fayda var… AKP, kendi İl ve İlçe Örgütleri 2009’da Barbaros’un arkasında durmadıkları için kaybetmişti… Şimdi de Koçal’a yerel AKP’ lilerce tepki var…
Bu da dikkate alındığında CHP’nin önüne sunulan altın görünümlü bir tepsi var… Ama sadece dışı altın suyuna batırılmış ve içi henüz bakır… Vekil destekli yerel CHP, mutlak doğruyu görüp, aklını kullanırsa… parti, ön seçimle belirlenmiş demokratik sağlam bir aday göstererek, AKP tabanından bile altın puanlar alabilir.
CHP Yalova’da eğer küskünlükler biterse ve her kesim tek ilke uğruna barışıp birlik haline gelirse, son seçimlerde Muharrem İnce’nin arkasından yürüyen o en aktif ve etkili grup yeniden kazanılırsa…
ve partililer tek bir ekip ruhuyla sandığı önlerine koyup ön seçim yaparlarsa, çıkan kişiyi de hep birlikte CHP Belediye Başkan adayı olarak benimserler ve Ankara’ya sunarlarsa. CHP ancak o zaman bu seçimi kazanabilir. Bunun harici herşey egonun Pirüs zaferi olur.
2010 12 Eylül Anayasa Referandumunda CHP, İl ve Merkez ilçenin çalışmasıyla % 49 HAYIR çıkattıysa şimdi karşıda duran bu ekip sayesindedir. Bunu Muharrem Bey’in mutlaka hatırlaması ve kabul etmesi lazımdır. O ekip tek tek köyleri gezdi ve % 49 hayır çıkmasında en önemli rolü oynadı. Muharrem Bey buna vefasızlık yapamaz. Şimdiki sadık görünen ekibi dere kenarında Okey oynarken, bu grup Muharrem İnce’nin başarısı için ter döküyorlardı. Bu grup son seçim sürecinde de vekilin arkasından yürümüşlerdir, taa ki dayatma kongreye kadar…
Biz/siz olmamalı artık, biz+siz birlik olmalı. Burada da en önemli rolü, büyüklük gösterip el uzatarak, o grubu tekrar beraberliğe çekecek olan Muharrem İnce oynamalıdır. Zor bir şey değil bu bence… Galibiyet-mağlubiyet kompleksi yok, beraberlik var… E=MC2 formülünü en iyi fizikçi hoca bilir. Ki izafiyet değil, realite budur…
Karpuz gibi ortadan ikiye ayrılmış CHP örgütündeki çekirdekleri yeniden ekip, karpuz tarlası sunmak adına durumdan vazife çıkarmak… Bilinsin ki, herkesten bağımsız düşünüyorum bu vazifeyi…
Tek birinden değil, ancak etle tırnağın her ikisinden de icazet alarak, vekil Londra’ya geldiğinde, şifai de olsa bir ön protokol kuvvetinde sonuç alıp, partiye Yalova’da doğru rotada yol aldırmak istiyorum nacizane… hiç bir kişisel beklentim olmaksızın… İngiliz İşçi Partisi’den referans alabilirler hakkımda. Ve TR’de şahsıma dair bir siyasi beklentim ve projem olmadığını deklare ederim buradan…
Tek beklentim, 1 + 1’lerle 10 olunması ve yerel seçim hedefinin 12’den isabet alması… Bunun için basit uzlaşma reçetesi cebimde. Sn. Vekil davetime Londra’da icabet ederlerse, il ve parti için hayırlı bir iş yapmanın gururunu yaşamak bana yetecek.
Çünkü bunun alternatifi, kutsal agorada çıkar zemininde oluşan suni dayanışmaların Yalova’da zafer naralarıyla statükoyu lehlerine devam ettirmelerinin üzücü sonucu olacaktır.
Uyan ey CHP örgütü, katıl ey muhalif grup ve uyan ey Vekil…
Londra Barış Konferansı ve takip eden süreci, tarihte de ülke lehine işlemişti İnönü ile… uzun ve yıpratıcı bir süreçten sonra, TBMM itilaf devletlerince resmen tanınmıştı… Ve bölücü SEVR anlaşması çürümüştü… Barışçı LOZAN’a zemin hazırlanmıştı…
Haydi aslan Vekil, el uzat… haber bekliyorum.
