Bana -beni bul- diyor… biri diyor…içimdeki biri…
sarhoş piyano çalan bir evsiz gibi fısıldıyor kulağıma…
sarhoş… piyano çalıyor… üstelik evsiz…
yadırgamıyorum ancak
son derece de tavırsızım…
ilginç tarafı yinelenen tekrarı…
önemsersem piyanoyu daha güzel çalar mı?
hadiiiii bir sigara…
‘Trenleri sevdiğim aşikar-havalimanları buz gibi-
gitmeyi tamam ama dönmeyi sevmiyorum çok-
cümleyi dolandırmanın anlamı yok,
trenden atlayabilirim dönmek istersem..
ya uçaktan?
enteresan sınama şekilleri var aklın
ve ikna olmadan silkinmiyor hayal gücü…
akılla seviyoruz elbette
nasıl yükleyebiliriz ki herşeyi küçücük bir kalbe…
kelimeler aklın ve duyguların ateşleyicisidir,
bundan böyle çok önemli şeyler için susacağım…
bir sigara lazım… Birileri hayal diyor buna birileri hayat…
birileri rahat diyor birileri bayat…
kafiyelerden geçilmiyor hayatımız
korkularımızla tutuk, cesaretimizle şaşkınız
birinin güzel bulduğunu umursamıyor başkamız…
birileri şablonunu veriyor aşkın, birileri buna uyuyor (uyuyor mudur),
birilerinin pusulası bozuk, birilerinin pusulası yok bile…
birilerinin otel adresi var adı ‘evlilik’ olan,
birilerinin hayatı hikayeye sığamayacak kadar roman…
birileri gerçekten veriyor aşkın hakkını,
birileri aşk zannediyor tek taraflı fedakarlıkları…
zehirliyor birileri böcekleri,
kimi de bayıla bayıla yiyiyor o böcekleri iyi mi…
senin yediğin hayvana tapıyor birileri…
milyonlarca kadın ve milyonlarca erkek,
kendini bir şablona sokmak için didinip
sonra o şablondan çıkmaya çalıştıkları için
yorgun, yitik, korku dolu…
Sen karşındakini anlayamadığın için mi üzgünsün,
kendini ifade edemediğin için mi?
Yoksa cesaretin biraz ezik mi hayata karşı,
biraz fazla mı uzaktan bakıyorsun da çözemiyorsun düğümleri…
Birileri çok duyarsız bu durumlara, birileri fazla abartılı..
ölçüsü de yok ki canım bunun, biri daha çok severken biri hep can sıkıcı…
binlerce duygu binlercesinin içinde …
birileri açlıktan ölüyor birileri seyrediyor,
birilerinin savaşı kendiyle canhıraç, oturduğu yerde.
hiç de adil olmayan bir hayatın içinde
el yordamıyla adalet arıyor birileri,
kabuk değiştiren istakozlar gibiyiz derinlerde
ama çırılçıplak bir istakoz olmayı kabul ettiğimiz tek yer bir bar taburesi…
hesapta heeeerkes insan…
bir insan uzatsana ordan
sigara içeceğim.
Aslında herşey birer hiç…
bütün hiçlerin de hepsi iç..
Godot kaçıncı turuna geçti
sen neredesin hala…
hoşçakal ‘ merhaba’nın önsözüdür
yak hadi gemileri yak artık…
biraz da kader söndürsün…
