Şimdi Türkiye’de yaşayan fakat Londra Türkçe basında iz bırakan iki meslektaşım Melda Tuncel* ve Ercan Vuranlar’ın** tanıyanlara selamı var…
Her üç dört ayda bir Yeditepeli şehre gidip hasret gideriyorum. Bu lüksümü de “çeyrek asır Londra’da ömür törpülemenin bir diyeti” olarak açıklayabilirim hani… Çiçek pasajında midye tava ve kokoreç yanına bira, Sirkeci’de ekmek balık ekmek yiyor ve Orhan Veli misali gözlerimi kapatıp İstanbul’u dinliyorum.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Açık Gazete yazarı Çiğdem Şahin’den de dinledim memleketin son halini… AKP iktidarının demokrasiyle ilgili söylediklerinin tam tersini yaptığını, artık değerlerin değiştiğini, kavramların içinin boşaltıldığını ve yargıyı eline geçirmiş olan iktidar ortağı cemaatin bir intikam duygusuyla kutuplaşmayı artırdığını söyledi… Şahin bütün kötümser tabloya rağmen iyimser… Kentsel Dönüşüm ya da Deprem Yasası gibi pek çok mantıksız uygulama, proje ve yasanın tepki çeker olduğunu da sözlerine ekledi… Bir de gazetecilerin gerekçesiz ve haksız hapishanede yatırılmasının AKP’ye içeride ve dışarıda ciddi itibar kaybettirdiğini…
Gelelim eski dostların selamına…
Melda ile Mısır Çarşısı’nda sade Türk kahvesi içtik… Melda toplumca tanınan bir gazeteciydi… 1993’de Sabah ve Atv adına Londra’da muhabirlik yaptığı dönemde medya okudu. Klass Fm – Londra Türk Radyosu program yapımcılığının yanı sıra Londra da yayınlanan Türkçe ve İngilizce gazetelerde yazarlık ve editörlük yaptı. Ayrıca bir dönem de İngiltere Türk Tekstil İşverenleri Derneği’nin başarılı koordinatörüydü… 2004’te Türkiye’ye dönüşü ile birlikte dergilerde editörlük ve genel yayın koordinatörlüğü görevlerini üstlendi. ATV Avrupa ve Cem Tv’de sevilen programlara imza attı.
Melda bugünlerde “yaşam mimarı” olarak yurtiçi ve dışında seminerden seminere koşuyor. Meditasyon ve sevgi sohbetlerini içeren seminerlerinde kendi gücünüzü keşfetmenin yollarını anlatıyor. Sorunlarınızla başa çıkmada farklı bakış açılarını gösteriyor… Sevgili Melda 26 Mayıs’ta Londra’da da bir seminer vereceğini söyledi… Henüz seminerin yeri ve zamanı belli olmasa da Melda’yı tekrar Londra’da görmek pek çok arkadaşı gibi beni de sevindirecek.
Ercan ile ise uçakta karşılaştık. Çok görmek isteğim sevgili dostum Ercan 1986-2003 arasında Londra’da yaşamıştı. Ercan’ın en büyük hizmeti ise 1989’da Olay Gazetesi’ni topluma kazandırması sayılır. Ercan’a göre Olay, pek çok gazeteci ve reklamcıya da okul oldu… “Olay büyümüştü ve beni aşmıştı” dediği 2001’de de gazeteyi Nural Ezel’e satmaktan hiç pişman olmadığını aktaran deneyimli gazeteci, gazetenin büyümesini keyifle izlediğini de söyledi.
Ercan, Londra sonrası Bodrum’da yaşama kararının da çok doğru ve yerinde olduğunu belirterek yılın 9 ayı yüzdüğünü sözlerine ekledi… “Kalbinin git dediği” yere gitme cesareti gösteren sevgili Ercan gazetecilik serüvenini Bodrum’da da sürdürüyor. Üstelik yine tek kişilik ekiple ve o tanıdık “Olay” logosuyla…
Eski dostlarla sohbet etmek hoştu… Bir de memleketin hali iyi olsaydı tadına doyum olmazdı hani…
_________________
*[email protected]
** [email protected]