Bu devletlerin savaşı değildir

7 Ekim’de Hamas’a bağlı İzzeddin el-Kassam Tugayları tarafından “Aksa Tufanı Operasyonu” yapıldığı haberiyle bütün dikkatimizi İsrail ve Filistin’e yönelttik. Haber kanalları bu saldırının İsrail genelini kapsayan geniş çaplı bir saldırı olduğu söylendi. Saldırı sonrası İsrail, Hamas için savaş kararı aldı ve o günden bu yana 1500 civarında İsrailli ve 13 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti.

Peki gerçekte böyle mi oldu? Böyle olmadığını, medyanın ve tarihin bize her zaman yalan söylediğini bilecek yaşlardayız artık. Zaten sosyal medyaya düşen görüntüler ve söyleşiler de bu işin böyle olmadığını gösteriyor.

Peki 7 Ekim’de Hamas ve İsrail arasında ne oldu? Bu konuya bugün değinmeyeceğim. Görgü tanıklarının videolarını izlemenizi öneririm.

Neden ne olursa olsun ortada bir savaş gerçeği var. Bu İsrail ve Filistin savaşı değildir. Bu yaşanan Hamas ve İsrail savaşıdır. Çünkü ortada Filistin diye bir devlet yoktur. Mahmut Abbas İsrail’in güdümünde olan bir devlet başkanıdır. Mahmut Abbas’ın İsrail diye bir sorunu hiç olmamıştır.

Filistin’de isimlerini zaman zaman duyduğumuz birçok örgüt var. Bunlar Gazze’de, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te faaliyet gösteriyorlar. Bu örgütlerin hepsi Filistin’in kurtuluşu adına mücadele ettiklerini savunuyor. Bu örgütlerin aralarında ciddi ideolojik, politik ve örgütsel farklar bulunuyor.

El Fetih (Filistin Ulusal Kurtuluş Hareketi), yıllarca Filistin’in en büyük partisiydi ancak günümüzde gücünü kaybetmiştir. Parti bugün Mossad ajanları tarafından yönetiliyor. Bu yüzden İsrail bu partiden rahatsızlık duymuyor.

Yaser Arafat tarafından kurulan El Fetih, başlangıçta sosyalizm ile Arap milliyetçiliği üzerinden siyaset yapıyordu.

Arafat, daha sonraki yıllarda farklı Filistinli örgütleri bir çatı altında toplamak için Filistin Kurtuluş Örgütü’nü kurdu.

Bu örgütlerin liderleri iki devletli bir çözüm arayışına dayanan barış görüşmelerine sıcak bakıyor ancak, Hamas bu müzakerelere sıcak bakmıyor.

Çünkü Filistin Kurtuluş Örgütü’nün çatısı altında olan örgütlerin İsrail diye bir sorunu yoktur. İsrail’in de bu örgütlerle bir sorunu yoktur. Bu örgütleri zaten İsrail yönetmektedir. İsrail’in Hamas diye bir sorunu vardır. Çünkü Hamas İsrail’e biat etmeyen bir partidir.

Peki Hamas ne istiyor?
Hamas, 1948 öncesi İsrail’in işgal ettiği Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ni kapsayan topraklarda yeniden Filistin devletini kurmak istiyor. Sınırların İsrail’den önceki sınırlara döndürülmesini istiyor.

Peki bu mümkün mü? Kısa vadede bu mümkün değil. Ancak kısa vadede Filistin’in 1967 öncesi sınırlarına dönmesi söz konusu olabilir.

Tüm dünya ülkelerinin halkları İsrail’i lanetlerken, o ülkelerin yöneticilerinin sesinin çıkmaması, dünyanın esaret altında olduğunu gösterir.

Karşımızda düşman bir ülke yok. İsrail zaten bugünler için kurulmuş bir devlettir. Aslında İsrail diye bir devlet yoktur. İsrail halkı diye bir halk yoktur. İsrail, Hitler’den canını kurtarmak için buraya toplanan insanlar topluluğudur.

Bugün dünyadaki bütün silah şirketlerinin, enerji şirketlerinin, ilaç şirketlerinin, finans şirketlerinin tamamının sahibi birkaç ailedir. Ve bunlar tüm dünyayı dolara mahkum eden bir sistemle ülkeleri borçlu duruma düşürdüler. Tüm dünyayı karşılığı olmayan bu parayla teslim aldılar.

Bunlar için vatan, millet, devlet, din önemli değildir. Bunlar için dünyanın önemi de yoktur. Dünyanın yok olması umurlarında değildir. Atom bombasını atarken de umurlarında değildi, bugün de değildir. Bu yüzden nükleer bomba kullanacaklarını fütursuzca söyleyebiliyorlar.

Bu savaş çoluk çocuk, hayvan, bitki ayırmadan her şeyi yok etmeye kararlı olanlara karşı insanın verdiği bir savaştır.

Bu devletlerin savaşı değildir, bu insanlığın savaşıdır. Bu hepimizin savaşıdır.

2736710cookie-checkBu devletlerin savaşı değildir

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.