İngiltere gerçekten AB’den çıkar mı?

Türkiye’nin gına getiren AB sevdası sürerken İngiltere “AB’de kalmak mı zor, gitmek mi?” sorusunu tartışıyor…
Başbakan David Cameron gelecek hafta yapacağı konuşmada, Brüksel’den geri almak istedikleri yetkilerle ilgili planlarını açıklayacak ve önümüzdeki seçimleri kazanmaları durumunda 2017 ya da 2018’de AB üyeliği konusunda bir referandum düzenleneceği sözünü verecek. Referandumda halka AB’de kalmanın ulusal çıkarlara uygun olup olmadığının sorulacak.

İşçi Partisi’ne göre Başbakan’ın AB üyeliği konusundaki tavrının nedeni, birlik üyeliğine karşı olan sağcı Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi’nin ilk kez anketlerde Cameron’ın partisini geçerek ikinci çıkması. Bir başka deyişle Cameron lideri olduğu Muhafazakar seçmenin kaymasını engellemek için referanduma gidecek… Muhalefet bu tavrıyla başbakanı, parti çıkarlarını ülke çıkarlarından üstün tutmakla eleştiriyor…

Bütün bunlar olup biterken hariçten gür bir gazel sesi geldi… ABD’nin Avrupa’dan sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon’un Londra’yı ziyaretinde Beyaz Saray’ın İngiltere’nin AB içinde kalmasına verdiği önemi ballandıra ballandıra anlattı.

Amerikalı diplomat baklayı ağzından çıkardı ve AB’den çıkmış bir İngiltere’nin uluslararası planda yalnızlaşacağını, Washington’la ilişkilerinin de bundan darbe alacağını söyleyiverdi. Bu alışılmışın dışındaki açıklama bazı parlamenter ve basın tarafından “içişlerine karışma” olarak da algılansa da yabana atılmayacak bir gazeldi hani…
Türkiye’nin AB’ye tam üyeliği konusunda Fransa ve Almanya’nın ayak diretmesinin bir nedeni de ” AB içinde İngiltere gibi bir ‘ABD Turuva atı’ var. İkincisine gerek yok” söylemidir… ABD bu İngiltere çıkışıyla Fransa ve Almanya’nın görüşünü de teyit etmiş oldu…

Sonuç olarak ABD istemiyorsa, İngiltere AB’den çıkmayacak fakat bu “çıkarım ha!” tehdidiyle “dirsek teması üyeliği”ne yönelik eleştirileri engelleyecek ve ulusal çıkarlarına uymayan bazı kararların altına “şerh” koyarak yola devam etmeyi sürdürecek…

***

“İstanbul tam bana göre şehir”

Sunday Telegraph’ın geçen haftaki gezi ekinde İstanbul ile ilgili bir röportaj vardı. Tarihçi Dominic Sandbrook’la yapılan söyleşi “Tam bana göre şehir” başlığıyla aktarıldı. Sandbrook “Şehrin kargaşa ve heyecanı hakkında en iyi ipucu Galata Köprüsü’nün üzerinde elde edilebilir… Ezan sesleri, gidip gelen tekneler, ekmek arası balık… Harika!” yorumunu yaptı… Tarihçi’ye göre en yaşanmayacak yer de İngiltere’nin Blackpool şehri…

***

Aykut Hoca Londra’da İstanbul’u anlatacak

İstanbul büyülü şehir… UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Aykut Karaman, ‘İstanbul’un kentsel gelişim dinamikleri’ başlıklı bir söyleşide bulunacak.
İngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği’nin (İADD) 20 Ocak Pazar günü saat 11-15 arası “21 Exmouth Market, Clerkenwell, London EC1R 4QD” adresindeki Sade Restaurant’ta düzenleyeceği söyleşiye herkes katılabilecek. İADD yalnızca kahvaltı için 10 sterlin katkı payı alınacağını belirtti.

Prof. Dr. Aykut Karaman’ı dinlemek büyük bir keyif olacak. Pazar günü kahvaltılı söyleşide görüşmek üzere…

1083850cookie-checkİngiltere gerçekten AB’den çıkar mı?
Önceki haberParis infazları ve bazı sorular
Sonraki haberKiralama (İş verme) yöntemi
FARUK ESKİOĞLU
Faruk Eskioğlu, (1958, Akşehir) gazeteci ve yazar. 1985'ten bu yana yaşadığı Londra'dan Türkiye'deki ulusal medyaya yönelik muhabirlik, temsilcilik yaptı. Londra'da yayınlanan Türkçe toplum gazetelerinde çalıştı ve bazı gazetelerin kuruluşunda yer aldı. Halen sosyolojik değeri olan haber ve araştırmalara ağırlık veren yazar, halen 2004'te kurduğu Açık Gazete'yi (acikgazete.com) yönetiyor ve köşe yazarlığını sürdürüyor.Eskioğlu, 13'üncü yüzyılın sonunda Horasan'dan Akşehir Maruf köyüne yerleşerek tekke kuran Hasan Paşa soyundan geliyor. Hasan Paşa'nın oğlu Şeyh Hacı İbrahim Veli Sultan'ın "Mülk Allahındır" felsefesiyle Anadolu'da bir ilk sayılan kendine adına kurduğu yoksullara yardım vakfı ise halen faaliyettetir.Eskioğlu, ilk ve orta öğrenimini Akşehir'de tamamladıktan sonra 1979’da AİTİA Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nu bitirdi. 1984’te Gazi Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’nde "master" yaptı. THA’da gazeteciliğe başladı. Aralık 1985’te kendi deyimiyle "siyasi sürgün" olarak geldiği Londra’da ilk 2 yıl baba mesleği kasaplık yaptı. İngilizce öğrendikten sonra medya okudu. Uzun yıllar Nokta dergisi İngiltere Temsilciliği, Hürriyet Londra bürosunda habercilik yaptı. Gazeteciliğin yanısıra 1986-98 arasında grafiker tasarımcı olarak çalıştı. Ayrıca pek çok siyasi afiş ve logo tasarladı.1998’de Türkiye’ye döndü. Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nde haberci ve star.com.tr’de ekonomi editörü olarak görev yaptı. “Basında etik ve toplam kalite yönetimi” üzerine araştırmalar yaptı, bu konudaki konferans ve panellere katıldı.Türkiye’deki 2001 ekonomi krizinde Londra’ya dönerek grafiker tasarımcılık ve gazeteciliği sürdürdü. Toplum gazetelerinden Olay’da genel yayın yönetmenliği yaptı. Londra’da ilk Türkçe internet gazetesini çıkardı ve toplum gazetelerine ilk ajans hizmeti sundu. 2004’te dünya haberleri veren acikgazete.com’u kurdu. İki ayrı toplum gazetesini yayına hazırladı. Türkiye’deki bazı tv kanallarına haber geçti, uzun süre Akşam Londra Temsilciliği’ni üstlendi.Londra'da 2004’te "İçimizden Birisi: Vanunu" başlıklı bir kısa film çekti. Londra'daki toplumu anlatması açısından bir ilk sayılan "Aşkolsun! Adı Aşkolsun" başlıklı belgesel romanı 2007’de Türkiye’de yayımlandı. Türkiye'den 150 ve Kıbrıs'tan 100 yıllık İngiltere'ye göçün anlatıldığı 3 ciltlik "Londra'da Bizim'Kiler" başlıklı araştırması 2019 sonunda çıktı. Eskioğlu’nun Su ve Defne (2004) adlı ikiz kızları bulunuyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.