Zira İngilterede yaşayan Türkiyelilerin ve Kıbrıslı Türk nufusunun büyük çoğunluğu Londrada üstelik Edmonton”da yaşamaktadırlar. Krallıkta yaşayan İlk nesil Türkiyeli göçmenler ve 2. nesil Kıbrıslı Türkler hayatın birçok alanında başarılı bir şekilde yerlerini alarak düzenlerini kurmuşlar sıra (yaşadığımız) bu ülkenin siyaset hayatında söz sahibi olmaya ve toplumumuzun temsil edilmsine gelmiştir.
Sayın Andy Love’ın Mayıs ayında yapılacak olan genel seçimlere girmeyeceği haberini ilk 13 Ocak 2015 tarihli sayısında Olay Gazete verdi. Bu haberi heyecanla bu gelişme ve “supriz ve fırsat” olarak değerlendirdi ve bu boşluğu Türkiyeli bir siyasetcinin doldurması gerekliliğini ve arzusunu vurguladı.
Siyasete ilgili Türkiyeli vatandaşlar etrafındaki Türkiyeli politikacıların kıpırdamalarına beklerken BAF (Britanya Alevi Federasyonu) başkanı sayın İsrafil Erbil 16 Ocak tarihinde yine Olay Gazetede yer alan beyanatında, – Hem bu heyacanı paylaştı, hemde bölgede parti içinde böyle tarihi bir fırsat doğmuş ise bölgede yaşayan yoğun bir toplum olarak Andy Love’ın yerini dolduracak bir kişinin belirlenmesinde aktif rol almalıyız dedi. Bu arada Edmontonun bazı bölgesel sorunlarından bahsederek bölgeye olan ilgisini saklamadı…
Toplumumuz içinde daha çok siyasete eğilimi ve tabanı olan uygun milletvekili adayının bölgenin sorunlarını iyi bilen geleceğe ait projeleri olan sıradışı ezber bozan bir politikacı olması gerekir diyede gönlündeki Milletvekili adayının potresini çizdikten sonra Bu durumda böyle bir adayı bütün güçleri ile destekleyeceklerini açıkladı.
Aslında sayın Erbil bu tanımı yaparken bilinçli veya şuur altı kendi kendini anlatmış, tanıtmış oldu. Bir başka anlamda en azında bizim anladığımız ve arzu ettiğimiz şekilde kendisini sahaya atmıştır.
Sayın Erbil İngilterede yaşayan en az 2/3 oranında Alevi olan 400 bin civarındaki Türkiyeli vatandaşların Kürt kökenli, sevilen, sayılan ve geniş tabanı olan, genç enerjetik toplum önderidir. 2010 yılında İngiltere Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi başkanlığına seçilmesin akebinde tabir caiz ise fırtına gibi esmiş öncelikle o tarihte sadece 4 olan Britanya Alevi Cemlerinin sayısını.12 çıkartarak İngiltere genelinde örgütlenmesini gerçekleştirmiş 2014 yilindada BAF.’ı kurarak Federasyonun ilk başkanı olmuştur. Cemevi başkanı olduğu tarihte itibaren çok aktif bir poltika izleyerek sunni toplumun bile vicdanını rahatsızı eden Alevi toplumun Anayasal sorunlarının bugünü ve dününün üstüne cesurca gitmiş ulusal ve uluslararası plotformlarda ses getiren etkinliklere imzasını atmıştır. Onun döneminde T.C. resmi yetkilileri olan Büyükelçilik ve Başkonsolosluk Cemevine desturla girebilmiş kibarca eleştirilerek ve benim tabirimce azarlanarak çıkmışlardır. Vel hasıl siyasetci kimliğini ve rüştünü çoktan isbat etmiş siyaseti yakında takip eden insanlarımızın geleceğin Hüseyin Aygün’ü gözüyle baktığı bir şahsiyetdir.
Sayın Erbil’in bu çıkışının hemen akebinde kamuoyuna yansıyan ilk tepki, ilk ses usta gazeteci ve yazar sayın Faruk Eskioğlu’ndan geldi. Sayın Eskioğlu, Olay Gazetesinin 20 Ocak 2015 tarihli köşesinde “İsrafil Erbil’e Açık Mektup” başlıklı yazısında malum konudaki ortamı değerlendirdikten sonra “bana göre seçimlerde adayların Türk, Kürt, Rum diye ayırmak yanlış…İyiden güzelden, yeşilden, hak ve özgürlüklerden yana gerçek demokrat olsun” çok daha önemli si siyasetci olsun politikacı olmasın. (…) diyerek idalindeki adayı tasvir etti. Yazısının sonlarında sayın İsrafil Erbil’in bu özelliklere en çok uyan kişi olduğunu vurgulayarak kamu oyunun gündemine milletvekili adayı olarak çıkarttı.
Bence gerekli olanı ve iyi’yi yaptı. Bir tarafta “şeyh uçmaz muritleri uçurur” veczine uygun olarak bir adayın meydana çıkmasına yardımcı oldu, öbür tarafta seçimler 3 ay gibi kısa bir süre kalmışken örgütlenme konusıunda malesef çok yavaş ve duyarsız olan toplumumuzu bilgilendirme faaliyetlerine hemen başlanması için zamanın önemini vurguladı.
Geçtiğimiz yaz Türkiyede yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İngilterede oy kullanan vatandaşlarımız Amerikada’ki Türk vatandaşlarından sonra muhalefetin gösterdiği adaya en çok oy veren ülke oldu (CHP. %50 AKP. %25 HDP. %25 civarında oy aldılar.) Gönlüm medeni cesareti ve birikimi olan değerli siyasetcilerimizden bazılarınıda meydanda görmek olamsına rağmen, bu tabloya göre adı sağcıya çıkmış olan veya Türkiyede’ki iktidar yanlısı Avrupalı Demokrat Türkler Derneğinin çıkartacağı veya göstereceği hiçbir adayın şansı yoktur.
Toplumumuzun genel ihmalkarlığı ve duyarsızlığına rağmen ciddi bir çalışma ile İngilterede yaşayan biz 1. Nesil Türk ve Türkiyeli toplum olarak bu konuda kayda değer tarihi bir gelişmeye imza atabiliriz. Yazımı sayın Faruk Eskioğlu’nun cümleleri ile bağlıyorum. “ Haydi İsrafil Erbil, bu tarihsel fırsatı toplum olarak kaçırmayalım”
