ABD’DEN… ‘Klima Kâbusu’na karşı Pergola

Son sözü, baştan söylemeli: Klima, İngilizcesiyle “Air-Conditioner”, sağlığa zararlıdır!

Çok özel bir nedeniniz yoksa, hemen gidip kapatınız.

“Yağma yok! Ben, püfür püfür bir serinliği yakalamışım, bırakır mıyım? Medeniyet bu!” diyorsanız, şimdi sıralayacağım sorunlara yakın zamanda hazır olun… 

Amerikalı, 1911’de evlere giren bu makinaları çok sevmişti. Amerika, “Klima Tutkusu”nun bedelini şimdi ödüyor… Nasıl kurtulur, başımızdan nasıl atarız, diye bir yandan çare aranıyor.

Ne ki, toplum düzeneği ona göre kurulduğundan, hayatı işgal eden bu aygıtlar sökülemiyor; artık onsuz olmuyor. Hele, sıcağın şu tehlikeli günlerinde…

ABD’yi bu yaz leblebi kavurmasına çeviren sıcaklardan, insanlar evde “konserveden hayat” yaşamaya başladı. Sıcaklığın, yer yer, 40 dereceyi geçtiği zamanlar oluyor; nem oranıysa yüzde 100’e ramak bırakıyor. Durumun “küresel ısınma” sorununu, bu yöndeki savları bir yana bırakmalı; o başka bir hikâyedir….

Chicago’da, 1995’deki sıcaklarda ölen 150 kadar insan, radyo ve TV’lerde sık sık hatırlatılıyor. ABD Meteorolojisi, aralıksız bülten yayınlayıp “Mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmasın, serin kalın, bol su için, yaşlı-yalnız yakınlarınızı arayın…” türünden tavsiyeler ediyor.

“‘Serin kalın” anlamı, ABD’li için klimayı sonuna kadar açmaktır… Zaten, onlar bu sıcakları beklemeden, daha Nisan’ın ılık güneşi kendini gösterince klima başına dikilir. Şimdiyse, buzdolabına çevrilmek istenen Amerikan evlerinin klimaları, güzel Türkçemizle söylersek  “Hava düzenleyicileri”, harıl harıl çalışıyor. Bu, enerji yutan canavarlara güç kuvvet yetiştirmek için, elektrik santralleri de “istim arkadan gelsin” misali didiniyor. Yetkililer, bir Hollywood macera filminin gerilim sahnesindeki oyuncuları gibi, enerji dağıtım hatları ha durdu, ha duracak diye yürek ağızda bekleşiyor; elektrik kesintisi kapıda görünüyor…

Tam bu sırada, Tıp Bilimleri Akademisi bir açıklama yaptı: “Amerikan obezliğinin bir nedeni klimalardır!” Nasıl da biliyorlar, halkın zayıf noktasını! İddiaya göre, klimalı yaşam Amerikalı’yı daha az kalori yakan, pek uyuşuk, konserveye girmiş tombul bamya gibi hareketsiz bırakıyordu.

Açıklama, “Klimalar, gece uykusunu bozar” diye sürüyor, “Derin uykuya geçmenizi önler, rüya göremezsiniz, gördükleriniz kâbustur!” İşte burası önemli… Düşsüz bir uyku, beynin sapıtmasıdır.
Sonra diyorlar ki, hava düzenleyicileri aynı zamanda solunum sistemini bozar, böbrek sorunları çıkarır, dahası alışkanlık yaratır, bağımlılık duygusu ise insan ruhunu çirkinleştirir.
Açıklamada, “Amerikalı’nın yalnız, mutsuz, ilişki yoksunu olmasında etken, soğutulmuş yaşamdır” gibi bir ek bekliyordum; ne yazık ki atlamışlar.

Soğutulmuş yaşam tarzının toplumsal sıcaklığı dondurduğuna, ne şüphe!

Refiye-Bülent çiftinin Olympos’daki Daphne Pansiyonu’nda, “klima ve TV” bulunmuyordu; geçen yaz ordayken, bunu konuştuk. “Tatilevine gelen konuğun odasından dışarı çıkmasını istiyoruz da, ondan,” dediler, “Gelsin, taş avluda hep beraber olalım, istiyoruz. İstemiyorsa, 5 yıldız otellere gider, TV seyredip serinler…”

Oranın avlusu serin, esintili, arada bir sıcak kuranderi olsa da, dayanılmayacak kadar değildi; üstelik Ağustos başındaydık! Kuşkusuz, “farklı mekânlar yaratmak” peşinde olan birçokları, Bodrum’da benzer şeyi savunuyordur.

Tarih Baba “Herodot”, doğup büyüdüğü Bodrum için şöyle der: “Dünyada hiç bir yer yoktur ki, burası kadar nemsiz, rutubetsiz olsun!” Herodot’a kulak verin:Bodrum sıcaktır, rutubeti sağlığa zararsızdır.

O hâlde, “doktor tavsiyeli sağlık gerekçeniz yoksa”, daha fazla bağımlı kalmadan, çocuklarınızı buzhane evlere alıştırmadan, tıpkı eskiden olduğu gibi klimasız hayatlara geri dönelim.

Tavandan asma pervaneler, denizden esintili tül perdeler, taş binalarımızın serinliği, küpte soğutulmuş Labranda suyundan yapılma bir ayran, hafif yiyecekler, bir de Bodrum’un pergolasına güvenin.. Yaz, bunlarla daha keyifli, tadına doyulmaz Topatan Kavunu gibi limonata havasında olacaktır.

Bir sonraki yazıda, “Buzdolabının fişini çekin, yerine teldolabı asın!”, demiyeceğim. Zira, kavun yanında bir kadeh soğuk rakı hatırına, ona ihtiyacımız var!
_________

*Yazarımızın bu yazısı “Gazete Kent Bodrum” da 8 Agustos 2006’da da yayınlandı… www.kenttv.net

1591860cookie-checkABD’DEN… ‘Klima Kâbusu’na karşı Pergola

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.