Kıl dönmeleri

O yürüyüş esnasında bile arkalarından konuşur, laf üretirler… Her resimde vatan kurtarır edalarda sırıtık, ya da iş yapıyor pozlarda telaşlı görünürler… ama söyleyecekleri bir şey yoktur, sadece gelip seçim bürolarında saksı gibi oturur, geyik yaparlar… Nema ve mama beklerler… alamazlarsa tepki gösterirler… sağda solda daha çok konuşmaya, zarar vermeye başlarlar…

İşte Emin Çölaşan, Yılmaz Özdil gibi köşe saksılarını onlara benzetirim, asıl hayat görüşleri hasbelkader bir köşe edinmek ve o köşeden halkı kullanmakla sınırlı olup, aynı halkı hedef segment belleyerek, temcit pilavı baygınlığındaki köşe yazılarından yeni kitaplar derleyip, emek harcamadan kitap satmak uğruna, onlara halkı aydınlatmaları için verilmiş köşelerinden, kendi kitaplarının reklamını ve imza günü duyurularını yapmaktan utanmazlar, hatta bunu halk için yapıyor maskesine bürünürler…

Ya da Uğur Dündar gibi 50 yıllık olduğu halde, hala pohpoh tatmin baremini dolduramayan, program jeneriklerinde bile kendini ön plana çıkaran kareler koyan, populizm ihtiyacını doyuramamış ego özürlüler vardır… Duayenlik süreci boyunca kalıp cümlelerle konuşur, sundukları programlarda altta kalmaz, konuklarının önüne geçerler… Yürüyüş kollarındaki y kromozomlu balon köpükler gibi, hak etmeden, had bilmeden…

Bugün, bu ülkede bizi bu bunca yıldır böyle bir kafa yönetiyorsa, işte asıl sebebin izdüşümü budur, bu gibilerdir… bir köşede her daim kendisi için pozisyon alan, ülkeye bir çivi çakmak, bir tuğla koymak için zerre niteliğe haiz olmayan, içi boş köpüklerdir onlar…

Ve çoğu alternatif olmaya soyunmuş partiden oldukları içindir ki, o alternatif parti bir türlü asıl parti olamaz ne yazık ki…

767180cookie-checkKıl dönmeleri

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.